Sputnik'e konuşan Tacikistan resmi kaynakları, post-darbe sürecinde ‘stratejik ortak' olarak tanımladıkları Rusya'nın en büyük destekçileri olduğuna işaret etti:
"Teröre karşı iş birliği anlaşması içerisinde olduğumuz Rusya, bizim en büyük destekçimiz. Ortadoğu'da savaşmaya giden terör örgütlerine ve radikal gruplara katılan Tacikistan vatandaşları, zaman zaman Rusya ve Türkiye üzerinden Ortadoğu'ya gidiyor ve aynı güzergahtan geri dönüyor. Bu süreçte Rusya tespit ettiği terör şüphelilerini derhal Tacikistan makamlarına iade etti."
Rusya'nın Tacikistan'da bulunan askeri üssünün anlaşma kapsamındaki önemli bir işaret olduğuna değinen kaynaklar "Rusya'yla ortak çabalarımızı daha fazla artırmalıyız. Tacikistan'ın terörle mücadelesi için Rusya'dan kapsamlı bir askeri eğitim çalışması yürütmesi yönündeki beklentimiz var" ifadelerini kullandı.
‘ANKARA'YLA BAĞLARIMIZ SON DÖNEMDE GÜÇLENDİ'
Türkiye'nin özellikle 2016'nın son çeyreği itibariyle kendileriyle aktif bir iş birliği içinde olduğuna vurgu yapan yetkililer "Tacikistan Diriliş Pаrtisi Lideri Muhiddin Kabiri uzun bir süre Türkiye'de bulundu ancak Türk makamlarıyla istişarelerimiz sonucu bu şahıs sınır dışı edildi. Bu, iş birliğininin önemli bir göstergesi" diye konuştu.
Kaynaklar, son olarak bir hafta önce Suriye'deki savaşa katılan altı Tacikistan vatandaşının da Türkiye tarafından ülkelerine iade edildiğini sözlerine ekledi.
1991 yılında kurulan Tacikistan Diriliş Pаrtisi, 1992-1997 yıllar arasında Afganistan'da faaliyetini sürdürdükten sonra barış ve istikrarın sağlanması amacı ile imzalanan "Barış Anlaşması" sonrası Tacikistan'da faaliyete başlamış; bu kapsamda 28 Eylül 1999 ve 15 Ekim 2003 tarihlerinde siyasi parti olarak tescil edilmişti.
Duşanbe yönetimi, 2015'te gerçekleşen darbe girişiminin sorumlusu ilan ettikleri Tacikistan Diriliş Pаrtisi'ni girişimin hemen ardından ‘terör örgütü' ilan ederek partinin faaliyetlerini yasaklamıştı.
‘PARTİNİN IŞİD'LE BAĞLANTISI TESCİLLİ'
Ancak darbe girişimi, söz konusu örgütlenmenin sorumlusu ilan edildiği ilk suç değil. Duşanbe yetkilileri, partiyi ayrıca 2010 yılında Raşt bölgesinde kurulan kontrol noktalarındaki devir teslim yapmaya giden askerleri hedef alan 23 askerin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanmış saldırıdan da sorumlu tutuyor.
Resmi kaynaklar partinin 2012 yılında ise askere yönelik bir başka saldırının sorumlu olduğunu ve partinin çeşitli üyeleri Norak şehrinde Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) bayrakları astıkları gerekçesiyle gözaltına alındığını belirtiyor.
Örgütün Başkanı Muhiddin Kabiri, Türkiye'ye sığınma girişiminde bulunmuş ancak Ankara yetkilileri tarafından sınır dışı edilmişti.
Interpol tarafından Kırmızı Bülten ile aranan Kabiri'nin son olarak Almanya'nın Dortmund kentinde olduğu tespit edilmişti.