Sadece ABD’li şirketlerin değil AB’yi ve Türkiye’nin Rusya Federasyonu ile ilişkilerini etkileme olasılığı bulunan bu gelişmeyi ve yarattığı yeni küresel gerilimi Rusya uzmanı gazeteci yazar Cenk Başlamış ile konuştuk.
'YAPTIRIMLAR SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİNDEN KALMA'
Başlamış son yasaya kadar varan gelişmelerin üç boyutuna şu değerlendirmeyle dikkat çekti: “Benim görebildiğim kadarıyla konunun üç boyutu var; ilki Trump yönetimi ile Kongre arasındaki çekişme. Belki buna Amerikan derin devleti ya da nasıl ad veriliyorsa o kesim arasındaki bir çekişme var. İkincisi, Rusya’ya karşı izlenen sertlik yanlısı, yaptırımlara ve yüksek perdeden konuşmaya dayanan siyaseti devam ettirme anlayışı. Üçüncüsü de; bazı AB ülkelerinin ABD-Rusya arasında bir kriz yaşanırken, onların arasında bir yakınlaşma olmasını engelleme çabası. Görünüşte yaptırımlar doğrudan Rusya’yı ya da Rus-Amerikan ilişkilerini ilgilendiriyor ama sonuçta bazı Avrupa ülkelerinin ve bazı büyük Avrupa şirketlerinin bu yaptırımlardan son derece rahatsız olduğunu biliyoruz. Çünkü bir şekilde dönüp onları da vuruyor bu yaptırımlar.”
'RUSLARIN SABRI ARTIK TAŞTI'
'TRUMP ONAYLAYARAK EN KÖTÜ TERCİHİ YAPTI'
'YAPTIRIMLAR RUSLARIN CANINI YAKAR AMA DİZ ÇÖKTÜRMEZ'
'YAPTIRIMLAR AVRUPA’NIN RUSYA İLE İŞ YAPMASINI ENGELLİYOR'
ABD yaptırımlarına, başta Almanya olmak üzere Avrupa’nın da tepki gösterdiğini anımsatan Başlamış, bu yolla Avrupalı şirketlerin de Rusya ile iş yapmasının engellendiğine dikkat çekti: “Avrupa’nın Rus-Amerikan gerginliğinden, Rusya’ya karşı yaptırımlar uygulanmasından rahatsız olduğu bilinen bir gerçek. Bu yeni bir durum değil çünkü her şey bir yana, Avrupa şirketlerinin Rusya ile iş yapması engellenmiş oluyor. Dün Almanya ve Avusturya Dışişleri Bakanları’nın açıklamaları vardı; Avrupa’nın enerji ihtiyacının nasıl tedarik edileceğinin ABD’yi ilgilendiren bir konu olmadığını belirttiler. Avrupa’nın da bu anlamda canı yanıyor. Dolayısıyla onlar da tepkililer ama bu yaptırımları tersine çevirecek bir güçleri de gözükmüyor. Avrupa’yı hatta özellikle Almanya’yı ilgilendiren son gelişme, bu yaptırımların dönüp dolaşıp, Kuzey Akımı 2’yi vurabileceği ve Türk akımının da tehlikeye girebileceği yolunda görüşler ortaya çıkmaya başladı. Çünkü bu yaptırımlarda, enerji sektöründe Rusya ile işbirliği yapanların, işbirliği 5 milyon doları aşanların kara listeye alınacağı gibi çok detaylı maddeler var. Öte yandan, şu anda Türk Akımı’nın bittiğini söylemek için erken ama bu projenin nasıl yapılabileceğine dair soru işaretlerinin de oluşmaya başladığını söyleyebiliriz.”
'TÜRKİYE S-400’LERDEN VAZGEÇERSE, RUSYA İLE KRİZ ÇIKAR'
'TÜRKİYE S-400’LERDEN ARTIK VAZGEÇEMEZ'
S-400’lerden vazgeçilmesi halinde, Rusya ile yaşanacak gerginliğin özellikle ekonomik ilişkilere yansıyacağını belirten Başlamış, Türkiye’nin geri adım atma ihtimalinin çok zor olduğunu şu sözlerle ifade etti: “Rusya, Çin değildir. Biz aslında Çin ile bu konuda anlaşmaya varmıştık. İhaleyi Çinlilerin kazandığı açıklanmıştı ama daha sonra Türkiye bu kararından vazgeçti. Fakat bence Türkiye Çin’e yaptığını Rusya’ya yapacak durumda değil. Türk-Çin ilişkileri, Türk-Rus ilişkilerine göre daha geride kalıyor. Fiziki olarak Çin daha uzakta kalıyor. Türkiye’nin Rusya ile özellikle ekonomik ilişkileri son derece gelişmiş durumda. Öte yandan Rusya mecazi anlamda hem kuzeyden hem de Suriye bağlamında güneyden Türkiye’ye komşu. Bu kadar ilişkiler iç içe geçmişken, ilk nükleer santralin yapımını Türkiye Rusya’ya vermişken, böyle tam tersi bir dönüş, S-400’lerin alımından vazgeçilmesi sıkıntı yaratacaktır. Rusya’nın tepkisini çekecektir ve bu tepkisi, zamanında Çin’in verdiği tepkiden çok daha fazla olacaktır. S-400’lerin alımından vazgeçildiğinde, ilişkilerde kriz çıkar anlamında söylemiyorum ama öyle bir noktaya gelindi ki, sıkıntı yaratır gibi geliyor. Bu aşamadan sonra bir dönüş, hatta Cumhurbaşkanı’nın geçen hafta yaptığı açıklamada son aşamada olduğundan ve imzalanmasından bahsetti. İşin bu aşamada olmadığı ortaya çıktı ama son detaylar konuşuluyor gibi durum var. Bu kadar iddialı ve önemli açıklamalardan sonra, Türkiye’nin geri adım atması zor gibi gözüküyor.”