Kekeç'in 'Cumhurbaşkanının cesedini çöplüğe atacaklarmış!' başlıklı yazısının bir bölümü şöyle:
" (…)
Bir romancı…
Kardeşi liberal profesör gibi 'Türkiye'nin kurtuluşunu bize çok acı çektirecek büyük bir alt üst oluşa' bağlayan, sıklıkla başvurduğu FETÖ temalarına rağmen utanmadan 'Ben FETÖ'cü değilim, bağımsız bir yazarım' diyebilen bu zat da şöyle buyurmuştu: 'Erdoğan'ı öldürecekler, cesedini bir çöplüğe atacaklar…'
Bunu 'temenni' sadedinde söylemişti.
Sonra da (elbette yine "temenni" sadedinde) bombasını patlatmıştı: "Türkiye sokaklarında tank görülmeden, iç savaş çıktığı anlaşılmaz."(Aynı zatın "Erdoğan halk ayaklanmasıyla gidecek" demişliği de vardır.)
15 Temmuz akşamı tanklar "iç savaş çıkarmak için" sokaklara çıktı.
Marmaris'e hareket eden suikast timlerinin hedefinde de Cumhurbaşkanı Erdoğan vardı. (Erdoğan'ı öldürüp cesedini çöplüğe atacaklardı. Romancıyı yalancı çıkarmayacaklardı.)
Önce darbenin ideolojik altyapısını hazırlıyorlar, sonra darbede izlenecek yöntemleri deşifre ediyorlar; içeri alınınca da "Biz FETÖ'cü değiliz" diyorlar.
FETÖ'cü değiller ama FETÖ'yle "fikir birliği" içindeler.
Gevşek ağızlı oldukları ve "emanet edilmiş" (!) bilgileri muhafaza edemedikleri için de, kendilerini daha fazla gizleyemiyorlar."