Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, A Haber'in gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Konuşmasında Almanya ile son günlerde yaşanan gerilime değinen Çavuşoğlu, Türkiye'nin Almanya ile yaşadığı sürecin yeni olmadığını belirtti. Çavuşoğlu, "Referandum öncesi başlayan bir gerginlik var. Bizlerin oralarda çalışmalarına izin verilmemesi, aynı şekilde bakanlarımızın, milletvekillerimizin engellenmesi, taraf tutulması vesaire… Türkiye'ye yönelik organize kampanyalar var, bir süreç var, gerginlik var. Diğer taraftan FETÖ'cülerin bu ülkeye sığınması, PKK mensuplarının burada özgürce hareket etmesi, para toplaması, faaliyetlerde bulunması gibi arada böyle gerginliğe yol açan konular var" ifadelerini kullandı.
Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel'in Türkiye hakkındaki açıklamalarına gerekli cevabın verildiğini ve kendisinin de Gabriel ile telefon görüşmesi yaptığını dile getiren Çavuşoğlu, "Alman firmalarıyla ilgili bir iddiaları var. Bizde Alman firmalarına yönelik böyle hiçbir soruşturma ya da inceleme yok. O firmalara da, diğer firmalara da yani yabancı sermaye dediğimiz, küresel sermaye olarak nitelendirdiğimiz yurt dışından gelen şirketlerin hepsine çok sayıda avantaj sağlıyoruz. Hem millet olarak hem devlet olarak sahip çıkıyoruz. Alman firmaları da bundan mutlu" diye konuştu.
Çavuşoğlu, Gabriel ile söz konusu iddiaların neden kaynaklandığına ilişkin görüştüklerini, görüşmesinin oldukça yapıcı olduğunu belirterek, Alman Bakan ile daima iletişim halinde olduklarının altını çizdi.
Çavuşoğlu, ilerleyen günlerde söz konusu iddiaların kaynağına ilişkin gerekli bilgi ve belge paylaşımı yapılarak ortak bir yolun bulunacağını ifade etti. Çavuşoğlu, "Ortada gerçekten iddia edildiği gibi böyle bir soruşturma da eğilim de yok. Niye olsun? Bu firmalar büyük firmalar. Yatırım yapıyorlar. Hem Türkiye ekonomisine katkı sağlıyorlar hem de ihracatımızın artmasına sebep oluyorlar. Alman firmaları da tabii buradan para kazanıyor. Bu karşılıklı. Herkes para kazanacağı, güvendiği yere gider. Dolayısıyla böyle gereksiz gerginliklerin sebeplerini de ortadan kaldırmak lazım" dedi.
Çavuşoğlu, İslam ülkeleri dışişleri bakanları başta olmak üzere birçok ülkenin dışişleri bakanıyla İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerini görüştüklerine dikkati çekerek, İslam ülkelerinin bu konuda ortak hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
Arap ülkelerinden Kudüs konusunda bekledikleri hassasiyeti göremediklerine işaret eden Çavuşoğlu, bazı İslam ülkelerinin liderlerini aradığını ve durum değerlendirmesi yapmak üzere toplanma çağrısında bulunduğunu söyledi. Çavuşoğlu, "Böyle bir durumda İslam ülkeleri olarak birlik ve beraberlik içinde Kudüs'e sahip çıkmalıyız" dedi.
Türkiye'nin konuya ilişkin gerekli temaslarda bulunduğunu anlatan Çavuşoğlu, vatandaşların demokratik tepkilerini gösterdiğini fakat İsrail'e yönelik tepki ile Türkiye'deki Musevi vatandaşlara yönelik tepkinin ayırt edilmesi gerektiğini kaydetti. Çavuşoğlu, vatandaşların İsrail'in ilgili misyonlarına fiziki saldırı olmaksızın uluslararası hukuka uygun şekilde tepkisini gösterebileceğini ancak Türkiye'de yaşayan Musevi vatandaşlara tepki gösterilmesi ya da bu kişileri endişeye sevk edecek davranışlardan kaçınılması gerektiği uyarısında bulundu.
Çavuşoğlu, Mescid-i Aksa'daki mevcut duruma ilişkin de "Bu böyle sürdürülemez. Bunun böyle sürdürülmesini kimse düşünmesin bile" diyerek, yasağın ortadan kalkması için ne gerekiyorsa yapacaklarını söyledi.
