ABD'li yetkililer IŞİD'e hassas taktiksel bilgi sağladığı gerekçesiyle haberin yayımlanmasına tepki gösterirken güvenlik uzmanı Abdullah Ağar, haberde gizli bilgilerin yer almadığını belirtti.
Anadolu Ajansı, Suriye'nin kuzeyinde PYD'nin kontrolündeki bölgelerde yer alan ikisi hava üssü olmak üzere ABD askeri noktalarına ilişkin detayları haberleştirmiş, bu haber ABD'nin tepkisini çekmişti. ABD öncülüğündeki IŞID karşıtı koalisyonun sözcüsü Albay Joe Scrocca söz konusu haberin IŞİD'e hassas taktiksel bilgi sağladığını ifade ederken ve Pentagon Sözcüsü Eric Pahon ise Türk yetkililerin Anadolu Ajansı'na bu bilgiyi sağladığını ima ederek "Haberde kullanılan kaynakları bağımsız olarak doğrulayama imkanımız yok ama NATO üyesi ülkenin yetkililerinin bu tür bilgiyi yayarak kasıtlı olarak güçlerimizi risk altına atmasından büyük endişe duyarız" dedi.
'IŞİD'DEN ALINAN BÖLGELERİN İSTİKRARININ SAĞLANAMADIĞI ANLAMI ÇIKIYOR'
Konuya ilişkin Sputnik'e konuşan güvenlik uzmanı Abdullah Ağar, ABD'nin açıklamasıyla IŞİD'den alınan bölgelerde tam anlamıyla istikrar sağlanamadığının anlaşıldığını ifade ederek "İşin içerisinde şöyle bir itiraf var; her ne kadar o coğrafya IŞİD'den alınsa da bölgenin istikrarının sağlanamadığı anlamı çıkıyor. Çünkü ABD o alanlar için IŞİD'den endişe ediyor. Buna dair bir gönderme var, buradan bu yorumu çıkartabiliriz. ABD'nin, IŞİD'in o alanlara hala etki edebileceğine dair endişesi olduğunu görüyoruz. IŞİD sorununun ne kadar büyük olduğuna dair bir gönderme var" dedi.
'BÖLGEYİ BİLENLER ÜSLERİN YERİNİ BİLİYORLAR, HABERDE EKSİK BİLE YAZILMIŞ'
'NATO, 2014'TE TERÖR ÖRGÜTÜ OLARAK KABUL ETTİĞİ ÖRGÜTÜ DESTEKLİYOR'
Pentagon Sözcüsü'nün "NATO üyesi ülkenin yetkililerinin bu tür bilgiyi yayarak kasıtlı olarak güçlerimizi risk altına atmasından büyük endişe duyarız" açıklamasını da değerlendiren Ağar, "NATO'nun 2014 tarihli müşterek tehdit dokümanında terör örgütü olduğu yazan PYD'yi ve onun silahlı kanadına destek olmak NATO müttefikliğine yakışıyor mu? Kendisinin terör örgütü olduğunu kabul ettiği örgütü desteklemek NATO müttefikliğine yakışıyor mu? Sonuçta 2014 müşterek tehdit dokümanında PYD'nin terör örgütü olduğunu NATO kendisi yazmış. Ama buna rağmen onu ve silahlı kanadını Demokratik Suriye Güçleri adı altında destekliyor. Bu, NATO'nun lokomotifi konumundaki ülkeye yakışır mı?" diye konuştu.
'TÜRKİYE, KENDİSİNE YÖNELİK TEHLİKEYİ İFŞA EDER'
Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu da konuyla ilgili Sputnik'e yaptığı açıklamada Suriye'de IŞİD'le mücadelenin, bir noktadan bakıldığında IŞİD'le mücadelenin ötesine geçtiğini ifade ederek "Amaç IŞİD'i mağlup etmekten çok daha öteye geçmiş ve bundan sonra Suriye'nin yapılanmasında söz sahibi olma konusuna doğru yönlenmiştir. Bunlardan bir tanesi de Suriye'nin kuzeyinde bir Kürt oluşumu ortaya çıkmış olmasıdır" dedi.
'BİRTAKIM BİLGİLERİN IŞİD'İN ELİNE GEÇMESİNE SEBEP OLABİLİR AMA KABAHATLİSİ TÜRKİYE DEĞİL'
Türkiye'nin, Rakka operasyonu dahil olmak üzere IŞİD'le mücadele için ABD'ye işbirliği teklifinde bulunduğunu ancak ABD'nin bunu reddettiğini ve PYD ile işbirliği yapmayı tercih ettiğini anımsatan Kuloğlu, "ABD, PYD'ye silah, mühimmat her türlü yardımı yaptı, yetmezmiş gibi Suriye'nin kuzeyinde çeşitli üsler açmak suretiyle hem PYD'ye destek açısından hem de bundan sonraki yapılanmada kendisine yer edinmek açısından bunları ortaya çıkarttı. Türkiye, kendisine tehdit olacak bir yapının orada olgunlaşmasını ve büyümesini istemez. Tabii ki bu şartlar altında bunun kendisine tehdit teşkil ettiğinin ortaya konması açısından Türkiye'nin bunu ifşa etmesinden daha tabii bir şey olamaz. Evet, bu IŞİD'le mücadelede birtakım bilgilerin IŞİD'in eline geçmesine sebep olabilir. Ama bunun kabahatini Türkiye'ye değil, ABD'nin bu konuda Türkiye'yle işbirliği içinde hareket etmemesine ve terör örgütü olan PYD'yi desteklemesine bağlamak lazım" dedi.