"Şirince'de verdiğim mücadele ‘devlete kafa tutmak' olarak algılandı. Bundan dolayı da ‘devlet' denen bürokratik oligarşinin sonsuz kin ve nefretine maruz kaldım. Üstüne birtakım İslami hassasiyetlere dokununca, o tarafın patronları da ipimin çekilmesine karar verdi. İnşaat davaları işin kılıfıdır. İslam'a hakaretten mahkûm oldum. Oradan yatırmak işlerine gelmediği için incir çekirdeği doldurmayan başka dosyalar uydurdular."
Sevan Nişanyan: Canımı yakmaya devam edeceklerini sezdirdiler https://t.co/OgEtyNJbqf pic.twitter.com/gBJVMxIT87
— AGOS / ԱԿՕՍ (@AGOSgazetesi) July 20, 2017
'SANIRIM GİTMEMİ İSTEDİLER'
Cezaevine girmeden önce yurtdışına çıkan ve dönünce hapis cezasına çarptırılan Nişanyan, neden firar kararı aldığını da şu sözlerle belirtti: "Bir-iki sene yatmayı göze almıştım. Üç buçuk yıl biraz yordu. Daha üç yıl vardı ve salmaya niyetleri olmadığı anlaşıldı."
AVUKAT AVŞAR: NASIL FİRAR ETTİĞİNE DAİR BİLGİM YOK
"Yaşadığı süreç, uzun süre cezaevinde kalması ve hukuk sistemi tarafından haksızlığa uğradığını düşünmesi —bildiğimiz kadarıyla bu suçtan cezaevinde olan tek kişi- onu bu yola sevk etmiş olabilir. Düşününce, Sevan on yıllardır Şirince'nin düzgün bir imar planı olması için uğraştı. Oranın tarihi yapısına zarar vermek bir yana, bilakis Şirince'nin bugünkü hâliyle turizm harikası belde/köy olmasını sağladığını rahatça söyleyebiliriz. Cezaevinden nasıl ve neden firar ettiği hakkında hiçbir fikrim yok. Ancak tahminimce özgür kalıp yazı çalışmalarına devam etmek istemiş olabilir."
NE OLMUŞTU?
Nişanyan Şirince'de SİT alanındaki arazide iki kez mühürlenmesine rağmen ev yaptığı gerekçesiyle tutuklanmıştı. Nişanyan aleyhinde kesinleşen cezalar, mühür bozma ve 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet suçlarından dokuz ayrı dosyadan oluşuyordu.