"Kontrollü darbe diyerek FETÖ'yle aynı dili kullanmakla eleştiriliyorsunuz" diye sorduk. 'Kontrollü darbe' konusunda bir milim geri adım atmadı. "Kontrollü darbe sözünü referandumdan çok önce kullandım. Üstelik bizim bastığımız bir broşürde de geçiyor. Salı grup toplantısında da söyledim, hiç kimse itiraz etmemişti. ‘Niye bunu söylüyorsun' da dememişlerdi. Bu benim düşüncem" dedi.
"17-25 Aralık'tan sonra sizin FETÖ ile aynı noktaya geldiğiniz ileri sürülüyor" diyoruz. Sakin bir şekilde cevap veriyor. "Hayatta FETÖ ile bir araya gelmedim. Bırakın fiziken bir araya gelmeyi, düşünsel olarak da gelmedim" diyor.
'EVDE YÜRÜYORUM'
- Karşılıklı olarak koltuklara oturup sohbet etmeden önce, "Yürümeye devam ediyor musunuz?" diye sorduk. "Evet yürüyorum" dedi. Nasıl yürüdüğünü sorduk. "Evde yürüyorum" dedi. Yürüyüş bandına çıkıp çıkmadığı sorusu geldi ardından. "Yok" dedi. "Evin uzun bir koridoru var, telefon görüşmeleri de oluyor, orada yürürken konuşmaya devam ediyorum" diye anlattı.
'SOKAK EYLEMLERİ' AÇIKLAMASI
"Sokak eylemlerine devam edeceğiz dediniz mi" diye sorduk. "Elbette" dedi. Ardından ilave etti: "Eğer Parlamento'da konuşmanıza imkân verilmezse, söz hakkınız kısıtlanırsa, bunu kullanacağınız bir yer lazım" dedi. Biz ona sormadan o bize sordu, "Evde konuşmayacağım herhalde? Bir yerde konuşmam lazım".
Öyle sabah kalkıp eylem kararı alınmayacakmış. "Yapacağımız bir eylem olursa toplumsal desteğinin olup olmayacağına bakacağız, ondan sonra hayata geçireceğiz" dedi. Kılıçdaroğlu'na göre Türkiye monarşiye gidiyor, "Ne Meclis Başkanı'nın ne Başbakan'ın ne de başka birinin herhangi bir iradesi var" diyor.