CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel miting alanında 1 milyon 600 bin kişinin olduğunu açıkladı. Gece saatlerinde ise İstanbul Valiliği'nden "Miting alanında yüzölçümü dikkate alınarak yapılan inceleme ve ölçümleme sonucunda; katılımcı sayısının yaklaşık 175.000 olduğu sonucuna varılmıştır" açıklaması geldi. Valiliğin iPad not programıyla açıkladığı sayı sosyal medyada tepkilere yol açtı.
Gazeteci Mustafa Sağlamer, bu tartışmayı Zafer Arapkirli ile Seyr-ü Sabah'a değerlendirdi:
‘VALİLİĞİN AÇIKLAMASINA İKİ GÜNDÜR KAHKAHAYLA GÜLÜYOR'
"Orada 50 kişi olsa ne olur 50 milyon kişi olsa ne olur? Şu soruyu sormak lazım. Memleketimizde adalet var mı, yok mu? Vilayetin makamı valide. Vali emniyet müdürünün amiri yani polisin. En sağlıklı ölçümü polis helikopteri yapar. Onların bir haritası vardır metrekare hesabına. Üç aşağı beş yukarı çok yaklaşık bir rakam çıkarır, bilimseldir. Bunu gerçekleştiren polis ekibi valiliğin açıklamasına iki gündür kahkahayla gülüyor. Akılla dalga geçmeye gerek yok. O zaman birilerine kötü olacağını düşünüyorsanız hiç açıklama yapmayın."
Sağlamer'e göre iktidarın adalet mesajını alması için beklemesine gerek yoktu. "Adalet gerçekten oturmuşsa artık eğitimin, sağlığın, turizmin tartışması olabilir mi?" diyen Sağlamer "Laiklik olmadan zaten bir adalet sisteminin oturması mümkün değil" şeklinde konuştu.
‘HZ. ÖMER ‘ADALET İSTER MİSİNİZ' DİYE MİLLETE Mİ SORUYORDU?'
Sağlamer "Adalet evrenseldir. Adaletin Hristiyan'ı, Müslüman'ı olmaz. ‘Acaba kaç kişi Türkiye'de adalet istiyor?' şeklinde bir soru olabilir mi? Bir siyasetçinin aklına böyle bir soru nasıl gelebilir? Hz. Ömer ‘Adalet ister misiniz?' diye millete mi soruyordu? Adalet lazımdı. Halife bunu bilmiyor muydu? Niye 1500 yıl sonra Ömer'in adaleti diye hala söylüyoruz? Çünkü adalet, evrensel" ifadelerini kullandı.
Miting alanına ne kadar insan geldiğinin bir önemi olmadığını vurgulayan Sağlamer şöyle devam etti: "Bu önümüzdeki cumartesi yapılacak 15 Temmuz'daki anmada ‘Basın orada 175 bin geçiyordu, burada 3 buçuk milyon kişi oldu' demek için bir ön hazırlığa benziyor. İlkokulda oynardık biz bu oyunları. Eleştirilecek bir şey yok. Durmadan birilerine sen onu yapamıyorsun, sen bunu yapamıyorsun, diyeceğine oturursun projelerini tıkır tıkır açıklarsın."