Nuh Hüseyin Köse dün konuk olduğu programda kararnameyi şu sözlerle eleştirdi: "Kaygılarımız vardı ama ben bu kadar çok olacağını düşünmemiştim. Yargıçlar Sendikası'nın 17 üyesini çeşitli yerlere gönderdiler. Yani Yargıçlar Sendikası'nı dağıttılar, çalışamaz hale getirdiler. 80 kişilik sendikanın 17'sinin hedef alınacağını düşünmemiştim. Ama hedef aldılar bu açıkçası düşünce ve ifade özgürlüğüne karşı bir kararname gibi oluyor."
Yapılan bu atamalarla Yargıçlar Sendikası'nın çalışamaz hale getirildiğini söyleyen Köse, son kararnamenin siyasal iktidar tarafından hazırlandığını iddia etti:
"Kararnameleri HSK'nın genel sekreterliği hazırlar ve bu aylar alır. Genel sekreter henüz 10 gün önce atandı. HSK zaten kendisi de 20 gün önce başladı mesaiye dolayısıyla bu kadar kısa sürede 700 küsur hakim ve savcıyı tanıyıp onların istinaf mahkemelerine yükselip yükselemeyeceklerine ya da bizim pozisyonumuzda olduğu gibi 25-30 yıllık hakimlerin sürgün edilip edilmeyeceğine karar verecek yetkinliğe erişmediğini düşünüyorum. Dolayısıyla 2010 öncesi döneme dönüyoruz. Kararnameleri artık Adalet Bakanlığı yani siyasi iktidar hazırlıyor."
Sözlerini, "Durumdan yakınan birçok arkadaşımız var. Duvarlar yıkılıyor, liyakat kalmadı, aşağıdan gelen partili avukatların yargıç yapılması süreci başladı. Bu zamana kadar yetişmiş yargıçlar bir sünger çekilerek çizginin diğer tarafına atılıyor. Ya emekli olmaya, ya meslekten ayrılmaya zorlanıyorlar. Olmazsa etkisizleştiriliyorlar" diye sürdüren Nuh Hüseyin Köse, Yargının içinin şu anda mağdurlarla dolu olduğunu söyleyerek, haksızlığa uğradığını düşünen insanın hak dağıtıcısı olduğu bir düzenin sürdürülemez olacağını belirtti.