CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Brüksel'de: Adalet Yürüyüşü'ne büyük sempati var

Brüksel temaslarının ardından CHP Avrupa Birliği (AB) Temsilcisi Kader Sevinç ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Öztürk Yılmaz, AB'de Türkiye ile ilgili oldukça olumsuz bir hava olduğunu belirtti.

'ARTIK TÜRKİYE'NİN ÜYELİĞİ DEĞİL, ÜYELİĞİNİN DURDURULMASI KONUŞULUYOR'

Yılmaz, "Avrupa Birliği'nde bu defa Türkiye ile ilgili son derece negatif bir hava var. Artık Türkiye'nin üyeliği değil, üyeliğinin durdurulması konuşuluyor. Özellikle Avrupa Parlamentosu'nun taslak raporundaki yazım dikkate alındığında, eğer Türkiye referandumda kabul ettiği, Anayasal referandumda kabul ettiği maddeleri değiştirmeden uygularsa müzakerelerin daha fazla geciktirilmeden sonlandırılmasından söz ediliyor. Buna Avrupa Konseyi'nin nasıl bir reaksiyon vereceğini şuan da kestirmek zor. Ancak belli ki Nisan 2018 tarihinde de Avrupa Komisyonu'nun raporu yayınlanacak. Avrupa Komisyonu'nun raporunda da AP'nin raporuna benzer, üye ülkeler benzer bir çağrı yapması halinde, bunun konseyde Türkiye'nin üyeliğinin durdurulması, askıya alınması yönünde güçlü bir irade oluşabilir. Bunun üyeliğin sonlandırılmasıyla sonuçlanıp, sonuçlanmayacağına o zaman ortaya çıkacak olan şartlar karar verecek" dedi.

​'BU KENDİ VERECEĞİMİZ BİR MÜCADELE'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Adalet yürüyüşü hakkında da konuşan Yılmaz "Adalet yürüyüşü ile ilgili, biz bu yürüyüşün, barışçıl bir yürüyüş olduğunu, her hangi bir kesime karşı olmadığını; amacın kesinlikle Türkiye'de adalet, hak, hukuk mücadelesinin demokratik yollarla gösterilmesi gerektiğini ortaya koymak olduğunu belirttik. Bu konuda memnuniyetle şunu gördük, dışarıda da büyük bir sempati var buna karşı, bu sempatiyi de bu vesileyle bir defa daha görmüş olduk. Tabi bizim burada herhangi bir destek talebimiz olmadı, biz hep söylüyoruz Türkiye'de demokrasi konusunda bu bizim kendi vereceğimiz bir mücadeledir, bunu da barışçıl ve demokratik bir yolla yapacağız. Bizim her hangi bir talebimiz olmadı, bu tamamen bilgilendirme ve buradaki siyasi havayı koklamaktan ibaret" dedi.