AİHM, Yenibosna Cemevi'nin elektrik giderlerinin devlet tarafından karşılanması talebini ‘Alevilik bir din değil, Cemevleri ibadethane değil' sözüyle reddeden Diyanet İşleri Başkanlığı'nı tazminata mahkum etti.
‘TEK İSTİSNA TÜRKİYE'
Zafer Arapkirli ile Seyr-ü Sabah'a değerlendirmelerde bulunan davayı yakından takip eden Avukat Namık Sofuoğlu, "Türkiye 54 bin 400 Euro tazminat cezasına mahkum oldu. Bu çok önemli bir karar. Bugün bütün AB'de, Cemevleri ibadethane olarak sayılmakta. Bunun tek istisnası var o da Türkiye. Türkiye hala daha Cemevlerini ibadethane olarak kabul etmiyor. Cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmemesi sebebiyle AİHM hem maddi hem manevi tazminat kararında bulundu" dedi.
Sofuoğlu, davayla ilgili "Açtığımız davaların hiçbirisinde dini konularda inanç ile ilgili bir tek kelime etmedik ama maalesef devletimiz sadece inanç ile ilgili konularda savunma yaptı. Bunu yaptıkları için zaten davalarını kaybettiler" şeklinde açıklama yaptı.
‘BİZ SADECE HUKUK KONUŞTUK'
"Alevilik şudur, Sünnilik budur, İslam şudur, Hristiyanlıkta böyledir şeklinde kesinlikle konuşmadık, sadece hukuk konuştuk" diyen Sofuoğlu "Biz sadece hukukun üstün olması gerektiğini anlatmaya çalıştık. Devletin bütün inançlara eşit davranması gerektiğinin altını çizerek hareket ettik. Ama devletimiz ne yazık ki sürekli olarak inançları karşılaştırmayı tercih etti. ‘Aleviliğin İslam'da yeri yoktur' gibi inanılmaz savunmalar yaptı. Zaten bu savunmadan başka bir şey yapması mümkün değil. Çünkü söyleyecek başka bir lafı yok" ifadelerini kullandı.
‘DEFALARCA ‘AVRUPA'YA GİTMEYELİM, BUNU KENDİ İÇİMİZDE ÇÖZELİM' DEDİK'
Avukat Namık Sofuoğlu şöyle devam etti:
"İç hukuk yollarının hepsi tükendi. Bunları tükettikten sonra biz devletimizi defalarca uyardık. ‘Avrupa'ya gitmeyelim, bu bizim kendi iç meselemiz' dedik. Ama oralı olmadılar. Gittik ve bizim istediğimiz neticeler alındı. Bu saatten sonra ortada bir uluslararası mahkeme kararı varken artık yeniden iç hukuk yollarına başvurmanın ‘Bize haklarımızı verin, bizi tanıyın' demenin bir anlamı yok.
Başta Avrupa Birliği dahil hazırlanmış bütün raporlarda ayrımcılık meselesi en büyük gündem maddelerinden biri. Öyleyse neden bu konu bir çözüme kavuşturulmuyor? Biz umutla bekliyoruz."
