Davada Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak hakkında 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya çalışmak', 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya çalışmak' ve 'Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya çalışmak' suçlamalarıyla üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 'Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme' suçlamasıyla da 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
GAZETECİLERİ 'DARBE' İLE SUÇLAYAN İLK DAVA
Ahmet Altan hakkında kapatılan Taraf gazetesinin genel yayın yönetmenliğini yaptığı dönemde çıkan bazı haberler, 3 köşe yazısı, 14 Temmuz tarihinde katıldığı bir televizyon programında yaptığı yorumlar, HTS (telefon konuşmaları) kayıtları ve tanık ifadeleri gerekçe gösterilirken, Mehmet Altan hakkında ise 2 köşe yazısı, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak'la 14 Temmuz'da katıldığı televizyon programı, tanık ifadeleri, HTS kayıtları ve evinde bulunan 6 adet 1 dolar delil olarak sunuluyor.
İddianamede diğer 13 kişi hakkında darbe suçlamalarına ek olarak 'Terör örgütü yöneticisi olma' veya 'Terör örgütü üyeliği' suçlamaları yöneltilirken Tibet Murat Sanlıman ise 'Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek' ile suçlanıyor.
ERDOĞAN VE 65. HÜKÜMET 'SUÇTAN ZARAR GÖRENLER' ARASINDA
Davada Altan kardeşler ve Ilıcak'a ek olarak Ekrem Dumanlı, Emrullah Uslu, Tuncay Opçin, Abdülkerim Balcı, Şemseddin Efe, Osman Özsoy, Faruk Kardıç, Fevzi Yazıcı, Mehmet Kamış, Şükrü Tuğrul Özşengül, Yakup Şimşek, Bülent Keneş, Ali Çolak ve Tibet Murat Sanlıman sanık olarak yargılanıyor.
Altanlar ve Ilıcak'la birlikte Fevzi Yazıcı, Şükrü Tuğrul Özşengül ve Yakup Şimşek tutuklu olarak yargılanırken Tibet Murat Sanlıman ise tutuksuz olarak yargılanıyor. Geri kalan 10 kişi hakkında ise yakalama kararı bulunuyor.
247 sayfalık iddianamede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve 65. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti 'suçtan zarar görenler' olarak yer alıyor.
DURUŞMA ERTELENDİ
Ancak 10.00'da başlaması gereken duruşma SEGBİS sistemindeki arıza nedeniyle ertelendi.
İstanbul Adalet Sarayı'ndaki 26'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanan ilk duruşmaya tutuklu sanıklar Nazlı Ilıcak ve Mehmet Altan, Fevzi Yazıcı, Şükrü Tuğrul Özşangül, ve Yakup Şimşek getirildi. Tutuklu sanık Ahmet Altan'ın duruşmaya SEGBİS ile katılacağı öğrenildi.
Tutuksuz sanık Tibet Murad Sanlıman ile firari sanıklar Abdulkerim Balcı, Mehmet Kamış, Ekrem Dumanlı, Emre Uslu, Osman Özsoy, Şemseddin Efe, Tuncay Opçin, Ali Çolak, Bülent Keneş ve Faruk Kardıç, ise duruşmaya gelmedi.
Duruşmaya, aralarında İngiltere, Almanya, Fransa, Danimarka, İsveç'in de bulunduğu bir çok ülkenin konsolosluk temsilcileri ile CHP Milletvekili Dursun Çiçek de izleyici olarak katıldı.
Duruşma, sanıkların kimlik tespiti ve yoklama işlemleri ile başladı.
Bu sırada Mahkeme Başkanı Kemal Selçuk Yalçın, ses sisteminde teknik bir arıza olduğunu bu nedenle duruşmaya 14.00'e kadar ara verdiğini söyledi.
Salonun darlığı nedeniyle, duruşma 27. ACM'nin salonuna alındı. Ama SEGBİS bağlantısında sorun çıktığı için duruşma 14.00'e ertelendi.
— Fatih Polat (@fpolat69) June 19, 2017
ZAMAN YAZARLARININ DAVASI EYLÜLDE
'Terör örgütü üyeliği' suçlamasıyla yargılandıkları davada tahliye edildikten sonra 'darbe' suçlamasıyla tekrar gözaltına alınan ve aralarında Atilla Taş ile Murat Aksoy'un da bulunduğu 13 gazetecinin ilk duruşma tarihi ise henüz belli olmadı.
ULUSLARARASI KURULUŞLAR İZLİYOR
Aralarında Af Örgütü, Article 19, PEN International ve Index on Censorship gibi örgütlerin bulunduğu pek çok uluslararası ifade özgürlüğü kuruluşu duruşmayı takip etmek için gözlemci gönderdi.
Duruşma öncesinde Çağlayan Adliyesi önünde toplanan Türkiye ve Türkiye dışından gazeteciler ile meslek örgütü temsilcileri birlikte fotoğraf çektirdiler.
Altan kardeşler ve Nazlı Ilıcak'ın da bulunduğu 17 sanıklı dava Çağlayan'da İst. 26. ACM'de, 10.00'da.#GazetecilikSuçDeğildir pic.twitter.com/R3zujTL8wL
— Fatih Polat (@fpolat69) June 19, 2017
Article 19, Index on Censorship ve PEN International cuma günü bir ortak açıklama yayımlayarak davanın 'siyasi amaçlı' olduğuna inandıklarını belirtmişlerdi. Açıklamada, "yetkilileri, uluslararası yasalar altında açık bir şekilde suç teşkil eden fiillerin kanıtını sunmadıkları takdirde tüm suçlamaları düşürmeye ve tutuklu sanıkları derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakmaya çağırıyoruz" denilmişti.
Article 19 ayrıca Altan kardeşlere yönelik suçlamaları inceleyen bir uzman görüşü de hazırladı ve bunu da duruşmada mahkemeye sunacak. Görüşte, atfedilen suçlamaların, ifade özgürlüğü hakkının yasal olmayan bir şekilde kısıtlanması anlamına geldiği savunuluyor.