Körfez Krizi ile Ortadoğu'da dengeler yerinden oynarken, ABD'nin ve Rusya'nın konumunın yanı sıra bölgedeki diğer aktörler de tartışılıyor. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nden gelen bağımsızlık referandumunu gündeme taşırken, Suriyeli Kürtler de ABD desteğiyle Rakka Operasyonu'nu yürütüken, şaşırtıcı biçimde Körfez krizinde Suudi bloğundan yana tavır aldı. Gelişmeleri Ortadoğu araştırmacısı, yazar, gazeteci Faik Bulut ile değerlendirdik.
‘YENİ BİR JEOPOLİTİK DİZAYN YAPILMAK İSTENİYOR'
"Çatışmalı süreçte bazen birisi öne çıkıyor bazen de diğer. Bu işin içinde hala örgütler, devletler, bölge devletleri söz konusu. Fakat bazı cephelerde bozulmalar ve yarılmalar oluyor. Katar Krizi ile Suriye'de Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan ABD ile birlikte esas olarak bir cepheydi ve bu cephede büyük delikler açıldı. İran sadece Suriye'de bir taraf iken Trump'ın gelişi ile birlikte İran da bir kuşatma altına alınmaya çalışılıyor. Bu planın da başını Suudi Arabistan ve Körfez Ülkeleri çekiyor. Bu iki devlet arasında Yemen'de de bir rekabet var ama Trump'ın bölgeyi ziyaret etmesi ile birlikte cephe adı konulmasa da bir Şii-Sünni cephesine dönüştü. Burada dikkat edilmesi gereken; Suriye'yi savunan Rusya, İran Hizbullah ve Irak'ın bir kısmı gibi güçler arasında bir yarılma görülmüyor ama karşı cephede epey büyük bir yarılma mevcut hatta birbirlerine düşmeye başladılar. Bu durum artık sadece Suriye Savaşı'nda kimin hâkim olacağı ile ilgili değil. Bu bölgesel bir stratejinin bir parçası ve yeni bir jeopolitik dizayn edilmeye çalışılıyor."
‘ABD DERİN DEVLETİ İLE TRUMP ARASINDA DERİN ÇELİŞKİLER VAR'
ABD'nin bölgedeki başarılarının kısa vadeli olacağını çünkü nükleer silahlarına rağmen gerileyen bir güç olduğuna dikkat çeken Bulut, Trump'ın seçilmesi ile birlikte kurulu düzene kendisini kabul ettirememesi ve Amerikan kurumları arasında birlik yoksunluğuna şu sözlerle dikkat çekti:
‘ABD KÜRTLERDEN ELİNİ AYAĞINI ÇEKİP TÜRKİYE'YE YANAŞACAK'
Bulut, ABD yönetiminin Türkiye ve Kürt politikaları için ise "ABD Körfez krizi ile birlikte bölgede kısa vadeli başarılar elde edebilir ama mesela Rakka alındığında ABD Kürtlerle ne kadar işbirliğine devam edecek ayrı bir konu çünkü söylentilere göre oradaki sorun bitince Kürtlerden elini ayağını çekip, Türkiye'ye yanaşacak" derken, "ABD kısa dönem bir başarı sağlayabilir çünkü gerileyen bir güç" tespitinde bulundu.
‘SUUDİLER KÜRT BÖLGESİNE YATIRIM YAPIYOR'
"Geçen yıl Mesud Barzani'ni Iraktaki Şiileri küstürme pahasına yaptığı bir Suudi Arabistan ziyareti vardı. Şiileri küstürme pahasına dedim çünkü ziyaret Kerbela'nın 40. gününe denk geliyordu. Suudi Arabistan şu anda Irak'taki Kürt Bölgesi'ne kendince yatırım yapıyor hatta oradaki konsolosluk bir ara Irak'ta bağımsızlık ilan ederlerse destekleyebileceklerini belirtti. Buradaki Körfez Krizi'nde ise bir görüşme olmadı ve İlham Ehmed adlı YPG sorumlularından birisi kısa bir demeç verdi. Bu da Kürtleri o bölgede kedilerine göre çelişkilerden yararlanma hesabı içinde. Dikkat edilirse zaman zaman Rusya ile zaman zaman ABD ile yakınlaşıyorlar Suriye ve Türkiye arasında zaman zaman Rusya aracılığı ile temaslar oldu. Türkiye'nin Suriye'ye yanaşmasının amacı Kürtlerin hak almasını engellemektir. Rusya da bir anlamda teşne değilse bile arabuluculuk yapıyor. Böyle bir ilişki geliştirme, birbirine yanaşma olunca henüz ittifaka dönüşmese bile, Kürtler de farklı bir cepheden Türkiye'ye cephe açmış Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ile daha fazla temasta bulunuyor."
‘KÜRTLERİN HAMLELERİ TAKTİKSEL'
Kürtlerin ABD ile yakın temasının taktiksel olduğunu savunan Bulut, "Meseleyi bölgedeki bu hareketlilik içinde herkesin kendine göre bir yer kapma ve bir mevzi kazanma anlamında değerlendirmek daha doğru olur" diye konuştu. Buluş şu tespitleri yaptı: