Ukrayna'da 1986'da meydana gelen kazada en büyük radyasyon payı elektrik santralinin yanındaki ormana düştü. Yüksek radyasyon nedeniyle ağaçların çoğu öldü, kalanları kahve-kırmızı renge büründü, şimdi bu yer ‘kızıl orman' adını taşıyor. Kazadan bu yana geçen zaman boyunca bitki örtüsü kademeli olarak geri döndü, ancak ağaçlar yüksek dozda radyasyon bulunduruyor ve insanların orada bulunması tehlikeli. Yine de vahşi hayvan yavaş yavaş buralara dönmeye başladı.
Kazadan sonraki ilk senelerde bölgedeki kemirgenlerin sayısının arttığını anlatan Vişnevskiy, "Kazadan önce ekenekler ekilmişti. Kazadan ve insanların tahliyesinden sonra bu ekeneklere fare ve diğer kemirgenlerin sayısı çoğaldı" dedi.
400 OMURGALI TÜR YAŞIYOR
Şu an Çernobil bölgesinde yaklaşık 400 omurgalı hayvan türü yaşıyor ve 4 bine yakın bitki türü var. Ormanlarda sıklıkla geyik, karaca, yabandomuzu, ceylan, kurt, vaşak ve hatta buralarda 100 yıldan fazla bulunmayan kahverengi ayı türlerine rastlamak mümkün. Ayılar genel olarak komşu Belarus topraklarında yaşıyor, fakat zaman zaman ‘buralara konuk oluyor' ve bu bölgeye yerleşmesi zamana bağlı.
Vişnevskiy, "Terk edilmiş bölgede türüne nadir rastlanan 19 çeşit hayvan, özellikle puhu kuşu, deniz kartalı, siyah leylek ve bataklıkların nüfusunu oluşturan daha birçok kuş türü yaşıyor. Memeli hayvanlardansa vaşak, porsuk ve su samuru var" diye konuştu.
HAYVANLARI TESPİT ETMEK KOLAY DEĞİL
Olumlu yaşam şartlarına rağmen radyasyonun olumsuz etkileri hala sürüyor, ancak genetik sapmaları olan hayvanları tespit edip yakalamak ve incelemek, bilim insanları için kolay bir iş değil, zira mutant hayvanların yaşam süresi pek uzun oluyor.
Vişnevskiy, en yaygın sapmanın albinizm (pigment eksikliği) olduğunu belirtti. Uzmanların hayvanların dış görünümünde sapmalar tespit ettiklerini kaydeden uzman, hayvanlarda genetik olarak başka sapmaların da gözlendiğini ifade etti.
Vişbevskiy, Ukraynalı araştırma ekiplerinin radyasyonunu hayvanlara yaptığı etkiyi daha detaylı bir şekilde araştırmalarını sağlayacak yeterli finansman olmadığını, ancak diğer ülkelerden gelen uzmanların da benzer çalışmalarda buşunduğunu vurguladı.
‘HASAT TOPLAYIP, GECELERİNİ TESİSLERDE GEÇİRİYORLAR'
İnsanların terk ettiği kaza bölgesindeki altyapı tesisleri ve evler 30 yıl sonra tamamen harabe haline gelmiş durumda. ‘Hayalet şehir' de denen ve eskiden yaklaşık 50 bin kişinin yaşadığı Pripyat, doğa ile kucaklaşmış durumda, eskiden cadde ve sokakların olduğu yerlerde şimdi sık çalılıklar mevcut. Kentteki stadyum, ancak tribünlerinden tanınabiliyor, eskiden futbol sahası olan alan ise tamamen ormana dönmüş. Burada insan ile doğa arasındaki sınır tamamen silinmiş olduğu için hayvanlar bu ortama korkusuz bir şekilde girip yaşıyor.
Terk edilmiş bölgeye gelmek isteyenler için turlar, popüler hale geldi. Kısa bir zaman önce Çernobil kazasının yaşandığı bölgeyi görmek isteyen turistler için ilk 100 kişi kapasiteli hostel açıldı.
Terk edilmiş bölgenin devlet işletmesi başkanı Vitaliy Petruk, Çernobil'e gelen turistlerin sayısının giderek arttığını, 2015'te bölgeyi 16 bin kişi, 2016'da ise 32 binin üzerinde kişi ziyaret ettiğini aktardı.