'Kıdem tazminatında yeni model' şimdi işçi ve işveren sendikalarının görüşüne sunulacak. Reform taslağına son şekli yine ilgili bakanlıklar tarafından verilecek. Yeni modele ilişkin, çalışma hayatını oluşturan taraflar arasında görüşme trafiği başladı.
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) hem Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) hem de Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile fikir alışverişinde bulundu.
Peki mevcut kıdem tazminatı işleyişi kim tarafından ve neden sakıncalı bulunuyor? Yeni düzenlemenin avantaj ve dezavantajları neler?
Sosyal Güvenlik Uzmanı Dr.Resul Kurt, kıdem tazminatı reformuna ilişkin merak edilenleri anlattı.
Resul Kurt, mevcut sistemde kıdem tazminatına hak kazanmanın belli şartlara bağlanmış olduğuna dikkat çekerek, işçinin o iş yerinde en az bir yıldır çalışıyor olması gerektiğini ve istifa eden çalışanların kıdem tazminatı alamadığını belirtti.
Sosyal güvenlik uzmanı, bunun yanında işçi ve iş veren arasında yaşanan sorunlar nedeniyle mahkemelerdeki iş yükü artışı ile işveren üzerindeki maliyet baskısına vurgu yaptı. Resul Kurt'a göre bu sıralanan gerekçeler de yeni bir sistem ihtiyacı doğurdu.
‘YENİ DÜZENLEMEYLE 'KIDEM' DEVLET GÜVENCESİNE ALINACAK'
Sosyal Güvenlik Uzmanı Resul Kurt, taraflar arasında uzlaşı sağlanması durumunda yapılacak kıdem tazminatı reformuna ilişkin bilgi verdi: "Sistem 'bireysel hesaplar' şeklinde işleyecek. Her çalışanın hesabına —bir gün bile çalışsa- kıdem primi yatırılacak. Böylece işçinin kıdem tazminatının devletin kontrolü altında korunması sağlanacak. İşçinin hak kaybına sebebiyet veren bazı unsurlar da ortadan kaldırılmış olacak."
Resul Kurt, henüz taslağa son şekli verilmediği için haklardan 'geriye gidiş' olup olmadığının belirsizliğini koruduğunu belirtirken, yeni sistemin çalışan ve işveren açısından avantaj ve dezavantajlarının şeffaf bir biçimde anlatılması gerektiğini söyledi.
Sosyal Güvenlik Uzmanı, mevcut durumda işçi ve işveren temsilcilerinin yeni sistemi kabul etmediğini belirterek, "Tarafların ortak bir zeminde buluşması çok zor gibi görünüyor" dedi.
Resul Kurt'a göre tarafların üzerinde uzlaşı sağlamadığı bir tasarıyı hükümetin gündeme getirmeyeceği görüşünde.
‘EMEKLİLİK YAŞINI DÜŞÜRMEK YA DA YÜKSELTMEK GÜNDEMDE DEĞİL'
Sosyal Güvenlik Uzmanı Resul Kurt, emeklilik yaşının yükarı çekilmesi tartışmalarına da değindi. Kurt, emeklilik yaşıyla ilgili olarak getirilmesi düşünülen yeni bir düzenlemenin söz konusu olmadığını belirtirken, emeklilik için uygun yaş öngörüsünü paylaştı: "Türkiye için en uygun emeklilik yaşı kadınlarda 50, erkeklerde 55. Ancak şu anki mevcut finansman yapısı ve olanaklar ölçüsünde emeklilik yaşının düşürülmesi imkanı ve ihtimali bulunmuyor. Ayrıca emeklilik yaşının artırılmasını, 70 yaş olması, gerektirecek bir durum da yok."