Rosoboroneksport Pazarlama Departmanı Müdür Yardımcısı Vladimir Gonçarov, basın mensuplarına şu açıklamalarda bulundu: "Şirketimiz 2016'dan bu yana silah ve askeri teçhizat satışlarıyla ilgili Türk ortaklarla aktif bir şekilde görüşüyor. Türkiye Milli Savunma Bakanlığı, birçok ürünümüze ve özellikle Rus menşeili hava savunma sistemlerine ilgi gösteriyor. Ayrıca ortak tasarımlar ve geleceğe yönelik silahların üretimi alanında teknolojik ortaklık ile ilgili birçok proje üzerinde görüşmelerimiz sürüyor".
RUSYA'NIN KATILIMI ANLAMLI
Rusya'nın IDEF-2017'ye katılması, bu ülkenin Rus Su-24 bombardıman uçağının Türk F-16'ları tarafından düşürüldüğü 2015 yılında Türkiye ile dibe vuran ticari ilişkileri düzeltme yolunda adımlar attığını gösteriyor. Birçok uzman, iki ülkenin birbirine birçok önerisi olabileceğini düşünüyor.
İHRACATA YÖNELİK S-400 SİSTEMİ
Almaz-Antey şirketinin fuara gelmiş olması bir tesadüf eseri değil, zira Ankara uzun süredir Rus menşeili S-400 Triumf hava savunma sistemine ilgi duyuyor. Türkiye'nin söz konusu uzun menzilli hava savunma sistemini alması durumunda bölgedeki en güçlü jeopolitik rakibi İran'a karşı avantaj elde etmiş olacak. Zira İran'ın elinde, daha eski ve yine Rus yapımı S-300 hava savunma sistemi bulunuyor.
Ankara'nın 2009'da düzenlediği uzun menzilli hava savunma sistemi alımına ilişkin ihaleye Amerikan Lockheed Martin/Raytheon konsorsiyumu, Rus silah ihracat şirketi Rosoboroneksport, Eurosam Fransız-İtalyan ortaklığı ve Çin şirketi CPMIEC katılmışı. İhaleyi Çinliler kazanmıştı. Ancak 2013'te anlaşma, Türkiye'nin, kendi sistemini üretmek amacıyla tasarımcının teknolojilerine sınırsız erişim istemesi nedeniyle feshedildi.
500 MİLYON DOLARA S-400 BATARYASI ÖNERİLDİ
Geçtiğimiz mart ayında ise Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Moskova'da görüştükleri sırada S-400'lerin satış imkanlarını masaya yatırdı. Görüşmenin detayları açıklanmasa da 5 Mayıs'ta basın, Rosoboroneksport'un Türiye'ye 500 milyon dolara S-400 bataryası önerdiğini yazdı.
Sputnik'e konuşan askeri uzman Mihail Hodarenok, "Bugün iki ülkenin jeopolitik çıkarları örtüşüyor. Hem Rusya, hem de Türkiye savaşın pençesindeki Ortadoğu'ya çekidüzen verilmesi gerektiğini anlıyor. Müttefiklik ilişkilerini görüşmeler değil, ortak hedefler belirliyor. Ayrıca bu sistemlerin satışı karlı olduğu gibi alıcıyı de uzun vadeli olarak hem bakım, hem de eğitim açısından üretici ülkeye bağlıyor. Yakın askeri-teknik işbirliği, gelecekte Türkiye'nin bize karşı bir takım sert siyasi manevraları yapmasına müsaade etmez. Son olarak da bir NATO ülkesinin sistemimizi satın alması, Rus savunma sisteminin imajı üzerinde olumlu etki yapıyor, daha iyi bir reklam düşünülemez. En önemlisi ise Türkiye'nin bizden kredi talebinde bulunmayıp, sıcak parayla ödemeye hazır olması" diye konuştu.
DİĞER SİSTEMLER
TÜRKİYE'DEN İNSANSIZ HAVA ARAÇLARI SATIN ALINABİLİR
Öte yandan Rusya da, Türkiye'de üretilen ANKA, Bayraktar ve Karayel-Su gibi saldırıya yönelik insansız hava araçlarına ilgi duyabilir. Çeşitli ebatları olan bu İHA'lar, Roketsan'ın ürettiği füzeleri taşıyor, ancak farklı silahları taşımaya yönelik de adapte edilebiliyor. Rusya'nın elinde şu anda bu sistemlerden bulunmuyor.
En büyük ilgiyi ise sergilenen İHA'ların en güçlüsü olan ANKA taktik araçları üzerinde topluyor. Bu İHA'nın prototipi, ilk test uçuşunu 2010'da gerçekleştirdi. Türk yapımı dronlar, 24 saat havada kalabiliyor, operatörden 200 kilometre uzakta çalışabiliyor ve 200 kiloya kadar yük taşıyabiliyor. Söz konusu İHA'lar, Rus yapımı Ataka veya Vihr tanksavar füzelerini rahatlıkla taşıyabilir.