KARAR PROTESTOYLA KARŞILANMIŞTI
Aynı yasak Mart ayında, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu sekiz ülkeden ABD'ye yapılan uçuşlara getirilmiş, karar Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da yasaktan etkilenen ülkelerin ve havayolu şirketlerinin protestolarıyla karşılanmıştı.
Britanya da ABD'nin yasağının bir benzerini uygulamaya başlamış ve yine Türkiye'nin de aralarında bulunduğu altı ülkeyi yasaklı listesine almıştı.
UÇAKLARDA LAPTOP YASAĞI
Laptop yasağı olarak bilinen uygulama, söz konusu ülkelerden ve havayolu şirketlerinden ABD'ye yapılan uçuşlarda dizüstü bilgisayarların ve cep telefonundan büyük elektronik cihazların kabin yerine bagajda taşınmasını öngörüyor. Kararın üzerine yasaktan etkilenen birçok ülkenin havayolu şirketleri, çeşitli kampanyalarla hem durumu eleştirmiş, hem de yolcularının olumsuz etkilenmemesi için bir takım yeni uygulamalara başlamıştı.
GÜVENLİK ASIL MESELE Mİ?
Şubat ayında Somali'de faaliyet gösteren Daallo Havayolları'nın Mogadişu'dan Cibuti'ye olan bir seferinde kalkıştan yaklaşık 20 dakika sonra bir patlama meydana gelmiş ve uçağın gövdesinde yaklaşık bir metrelik bir delik açılmıştı. Patlamanın kalkıştan hemen sonra gerçekleşmesi ve henüz yüksek irtifada olmaması dolayısıyla uçak sağ salim geri dönebilmişti.
'SOMALİ'DEKİ DURUMUN BENZERİ YAŞANABİLİR'
Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde faaliyet gösteren Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) de dizüstü bilgisayarın pil bölümüne saklanan bir bombanın kabinde manüel olarak kolayca patlatılabileceği ve Somali'de olanlara benzer ve hatta daha kötü bir durumun yaşanabileceği görüşünde.
ABD'nin laptop yasağı kararı sonrasında harekete geçen ve yasaktan sonra uluslararası havacılık güvenliğinde tavsiye niteliğinde bir belge hazırlayan ICAO, riski tanımlasa da çözümünden şüphe duyuyor. Kurum, kabin içi yerine bagajda taşınan elektronik cihazların pillerinin kendiliğinden alev alma riskini değerlendiriyor. Tavsiye kararının Haziran ayı ortasında açıklanması bekleniyor.
KORUMACILIK SUÇLAMASI
ABD'nin Mart ayında sekiz ülkeye getirdiği yasaktan etkilenen taşıyıcılar, amacın güvenlik değil, havayolu şirketlerini hedef almak olduğunu söyleyerek kararı eleştirmişlerdi. Karar, Körfez ülkelerinin hızla büyüyen havayolu pazarının önünü kapama girişimi olarak değerlendirilmişti.
Birleşik Arap Emirlikleri, ABD'yi 'pazar tahrifatı' yapmakla suçlamış ve ABD merkezli şirketlerin düşen kâr oranlarını düzeltmek için 'korumacı' bir önlem olduğunu savunmuştu. ICAO'nun kararları bağlayıcı olmamakla beraber, tavsiyeleri genelde 191 üye ülkenin havayolu şirketleri tarafından endüstri standardı olarak kabul ediliyor.