İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
- Kudüs, 3 semavi din içinde kutsal bir şehirdir. Kudüs aşktır, hasrettir. İnsanlığın gözünün nurudur. Kudüs yer yüzünden arş-ı alaya en yakın yerdir.
- Hz. Meymune'nin Kudüs sorusuna karşı, Efendimiz 'Oraya gidin ve orada namaz kılın' diye buyurdu. Hz. Meymune tekrar sorar, 'Gidemezsek ne yapmak gerek?' Efendimiz, 'O zaman kandillerinde yakılmak üzere yağ gönderin' der.
'KUDÜS DAVASI SADECE FİLİSTİNLİ KARDEŞLERİMİZİN DAVASI DEĞİL'
- Kudüs'e sahip çıkmak her Müslümanın görevidir, Kudüs davası sadece Filistinli kardeşlerimizin davası değildir.
- İlk Haçlı seferlerinden beri oluk oluk kan döktüğümüz Kudüs, o günlerden beri huzuru görmedi. Filistinli kardeşlerimizin hak ve adalet mücadelesine destek vermeliyiz. 2016 yılında Filistin halkının ve Kudüs şehrinin güçlendirilmesi çağrısında bulunduk.
- Kudüs konusunun açıldığı her yerde vurguladığım şu hususu tekrar vurgulamak istiyorum. Kudüs'ü Mescid-i Aksa'yı sürekli ziyaret etmeliyiz. 2015 yılında yaklaşık 600 bin ABD'li 400 bin Rus 300 bin Fransız Kudüs'ü ziyaret etmişler. İslam aleminden en çok ziyaret Türkiye'den gerçekleşmiş fakat 26 binde kalmışız. Bu tablo bize yakışmaz. Filistin meselesine adil bir çözüm bulunmadan bölgedeki istikrar sağlanamaz.
'İSRAİL YÖNETİCİLERİNE HATIRLATIYORUM, İNANCINIZA GÜVENİYORSANIZ BİZİM EZAN SESİMİZDEN NİYE KORKUYORSUNUZ?'
- Batı Şeria'nın dört bir yanını saran Filistinli kardeşlerimizin hayatını zindana çeviren anlayış devam edebilir mi? Sahilde top oynarken İsrail bombalarıyla parçalanan çocuk bedenlerinin hesaplarının sorulacağını çok iyi biliyoruz. Katliamların uluslararası hukukta hesabı sorulmadan çözüm gelemez. Bağımsız bir Filistin Devleti'nin kurulması gerekiyor. Bunun içinde İsrail üzerinde baskı oluşturulması gerekiyor.
- Ezan yasağının gündeme gelmesi utanç verici. Kudüs semalarında ezanın susturulmasına izin vermeyeceğiz. Ben şu anda İsrail'in yöneticilerine de bunu hatırlatıyorum: İnancınıza güveniyorsanız bizim ezan seslerimizden niye korkuyorsunuz?
Aleyhine alınan onca karara rağmen işgale, zulme, şiddete ve Kudüs’ü Müslümansız yaşamaya ve yaşatmaya devam ediyor. İsrail yönetiminin mevcut uygulamalarının, eskiden Amerika’daki, yakın zamana kadar Güney Afrika’daki siyahilere uygulanan ırkçı ve ayrımcı politikalardan ne farkı var? Batı Şeria’nın dört bir tarafını zehirli bir sarmaşık gibi saran, Filistinli kardeşlerimizin hayatını zindana çeviren, ne yazık ki oradaki anlayış hangi hukukta yer bulabilir?
- Filistin, Gazzesi'yle, Batı Şeriası'yla bir bütündür. Asla taviz verilmemeli.