Abdurrahman Dilipak'ın "Ben abime söyleyeyim.." başlığıyla yayımlanan bugünkü yazısındaki ilgili kısım şöyle:
"Suçsuzu suçlu gibi göstererek bu işi sulandırmaya çalışanlar, kendini sureti haktan göstermek için, eskiden bu yolda olup da bugün dönmüş olanlar hakkında iftiralarda bulunanlar iki kez, iki kat cezalandırılmalı. Dahası da var, bu hainleri, alçakları, katilleri bilip de bunları koruyan, gizleyen hainler de cezalandırılmalı. Var mısınız! 'Bilmiyordum' diye yalan söylemeyeceksiniz.. Siz, suçsuz zannettikleriniz için yalvarıyorsunuz, peki aramızda dolaşan hainler, katiller, ajanlar ya da onları koruyanlar, kaçıranlar için de yalvaracak mısınız. Yakınınızın katillerine dokunulamaması, onların hâlâ köşe başlarında oturuyor olması bir vicdansızlık değil mi?"
'ARAMIZDA DOLAŞAN BİR SÜRÜ HAİN VAR'
Mazlum olduğu zannıyla birilerine karşı gösterdiğiniz merhameti, zalim olduğunu bildiğiniz kişilere karşı cesaretle dile getiremiyorsanız, orada başka bir sorun var demektir.. Devletin en tepe makamında bulunan birileri, kendi ailesi içinde bile FETÖ ile ilişkili birileri varken, bu çevre hakkında hiçbir bilgi vermemesi, ihbarda bulunmaması, onlara karşı elle tutulur bir açıklaması olmaması onun bu konuda ne kadar adil ve sağlıklı bir fikir sahibi olduğu noktasında bir kanaatin oluşmasına sebeb olmaz mı?
Bu konudaki gözlemlerim, örneklerim o kadar çok ki, eşi abla, oğlu imam olanları da tanıyorum. Bu işin kasası olduğu söylenenleri de. Arınç'ın ailesi de böyle bir aile. Hiç mi farkına varmadı, hiç mi bilmiyordu, söyleyecek hiçbir sözü yok mu onlara karşı.."
'OHAL KARARLARINA İTİRAZLARI İNCELEYEN BİR KOMİSYON ÇALIŞMALI'
"Şimdi bu zatlardan bildiklerini savcılara anlatmasını beklemek gerek.. Tamam bazı teknik hatalar var, ama daha çok FETÖ'cülerin bu işi sulandırmak için, bu işten vazgeçenler hakkındaki ihbarları unutmamak gerek. Sakarya'daki FETÖ'cülerle ilgili faaliyet yapan birimin başkanı da FETÖ'cü çıktı ya hu! Tamam, bazı kasıtlar da olabilir. Bunlar da tek tek ortaya çıkarılıyor.. Yanlışlık ve haksızlıklar giderilmeye çalışılıyor, ama zaman alıyor. Kolay olmuyor. Ve tabii, bu arada ateş de düştüğü yeri yakıyor.. Evet şu OHAL kararlarına itirazları inceleyen bir komisyon derhal çalışmaya başlamalı. Ve haksız bir işlem konusunda kasıtlı hukuk dışı işlemler yapanlar da derhal cezalandırılmalı. Bu acil bir konu."
'MANİSA'DA FETÖ SUÇLAMASIYLA ÇOK KİŞİ GÖZALTINA ALINDI'
"Manisa'da ne hikmetse FETÖ suçlamasıyla birçok kişi gözaltına alındı. Bunların arasında çok iyi tüccar, çok iyi eğitimci, çok iyi avukatlar da var. Bunlar sempati düzeyinden ötesine gitmemişler. Bunları hazmetmem mümkün değil. Bunlar devlete darbe girişimi yapan kişilerle işbirliği yapmış değiller" diyorsunuz da, bundan nasıl emin olabiliyorsunuz.. "Çok iyi avukat, öğretmen ve tüccarlar suç işlemez" diye bir kural mı var.. Evet, suç örgütleri ile terör örgütleri ile mücadele hukuk içinde yapılmalı. Haksızlığa uğramak haksızlık etme hakkı vermez kimseye.
'ZALİM BABAMIZ, KARDEŞİMİZ, DAMADIMIZ DA OLSA'
Benzer iddialarda bulunan herkese söylüyorum: Anlaşalım, bildiğiniz suçluları, akrabanız da olsa ihbar edeceksiniz. Ve suçsuzluğundan emin olduğunuz kişiler hakkında şahidlik yapacaksınız. Adil şahidler olacağız. Haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, haklıdan yana zalime karşı olacağız. Zalim babamız da olsa, kardeşimiz, oğlumuz, kızımız, damadımız da olsa, mazlum düşmanımız da olsa."