Amerikan haber sitesi Washington Examiner, 16 Nisan'da şunu yazdı: "ABD, Rusya ile gerilen ilişkiler ortamında <…> NATO'nun 'Avrupa'da güvenliği sağlama inisiyatifi' adlı programı kapsamında Avrupa'ya F-35 avcı uçaklarını gönderiyor."
ABD Başkanı Donald Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Herbert R. McMaster bugünlerde, Rusya'nın Suriye hükümetine verdiği destek ve Avrupa'daki kışkırtıcı eylemleri nedeniyle Moskova ile sert görüşmeler yapma zamanının geldiğini açıkladı.
ABD merkezli askeri analiz dergisi The National Interest, 13 Nisan'da ABD ordusunun Rus ve Çin silahlarıyla mücadele için hazırlandığını şöyle anlattı: "Rusya veya Çin gibi büyük ve teknolojik olarak gelişmiş rakiplerle başarıl bir mücadele yürütme hazırlığına yönelik faaliyetlerin olduğu ortada."
Daha önce ABD merkezli Foreign Policy dergisi, "ABD ordusu, Ukrayna silahlı kuvvetlerinin Debaltsevo'da yaşadığı yenilgiden ders çıkarmalı" ifadelerine yer vermişti.
Kaliningrad ve Debaltsevo ile ilgili çok fazla detay mı söz konusu? Yoksa Pentagon Moskova seferine mi hazırlanıyor?
ÇATIŞMANIN COĞRAFYASI
Batılı uzmanlar son zamanlarda ısrarlı ve istikrarlı bir şekilde ABD ve NATO'nun Rusya ile savaş alternatiflerini analiz ediyor. Coğrafi açıdan Baltık devletlerine, Suriye'ye ve Balkanlar'a bağlanmış senaryolar ağırlıkta.
İngiliz Daily Mail gazetesi, ABD ve Rusya'nın arasında Suriye'de savaş başlangıç algoritmalarını ayrıntılarıyla açıklıyor.
The Washington Post, Batı'nın Suriye'de Rusya ile olası bir savaşa girmesi konusunda şöyle yazıyor: "Trump'ın kararlı eylemleri hem Washington'da birçok kişi, hem de ABD'nin müttefikleri tarafından takdirle karşılandı. Ancak (Suriye Devlet Başkanı Beşar) Esad'ın en önemli hamisi olan Moskova, bunu büyük bir öfkeyle karşıladı… (AB) İdaresinin Suriye'deki hedefleri ne kadar genişlerse, Beyaz Saray da gerginliği tırmandıran baskıya karşı o kadar hassas olacak."
Bu arada, ABD'nin Birleşmiş Milletler'in (BM) onayı olmadan Suriye'nin hava üssüne düzenlemiş olduğu füze saldırısı, tarihin tekerrür ettiğini gösteriyor. ABD Dışişleri Bakanlığı daha bir yıl önce dönemin başkanı Barack Obama'ya, Suriye'de Rusya'nın bulundurduğu hava ve deniz kuvvetlerine bakılmaksızın Beşar Esad'ın ordusunu bombalama çağrısında bulunmuştu.
Birçok Batılı analiste göre Rusya için barışçıl gelişim yolu görünmüyor: "Eğer (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin en düşük direnme yolunu seçerse, görünürde Balkanlar onun için en iyi alternatif olacak. Kendisi, birçok yeri gerçek anlamda sorunlu bölgeye dönüştürebilir. Bazı önemli sorunlar ise şöyle: Sırbistan-Hırvatistan-Kosova karşıtlığı, Makedonya'daki zorluklar, Bosna-Hersek'te çatışmalar, Karadeniz'deki olumsuz durum." Fakat Rusya için Karadeniz'deki durum tamamen olumlu.
Norveç haber sitesi AldriMer.no, en olası savaş arenası olarak Atlantik'i seçerek, 'Tüm Atlantik filosunun, Rusya'nın bir düzine saldırı ve stratejik denizaltısı tarafından yok edilebileceğini' savunuyor ve alarm zilini çalıyor: "Ruslar, özellikle füzeler konusunda tamamen farklı bir teknolojik seviyeye ulaştı. Onlar (Ruslar) ABD ile teknolojik eşitlik sağladılar. <…> Her denizaltıda seyir füzelerinin sayısı çok fazla. <…> NATO, filolarının savunması ile ilgili görüşlerini önemli ölçüde değiştirmeli."
Refah ve barış içinde yaşayan Norveç'teki kamuoyuna bu tür korku filmlerinin hangi amaçla dayatıldığı ancak tahmin edilebilir.
SİLAH SEÇİMİ
'İki dünyanın' nükleer başlıklarla yapacağı düello senaryosu nadiren ele alınıyor, ancak bu durumlarda dahi ABD yönetimi ayakta kalmaya niyetli. Batıda daha çok sıradan silahların kullanımı değerlendiriliyor.
Amerikan hava kuvvetlerine etkili bir şekilde karşı koyabilen S-300, S-400 ve S-500 hava savunma sistemleri en büyük endişelere yol açıyor: "Rusya, görünmezlik teknolojisinde üstün gelmek için birçok yöntem denedi ve para harcadı. <…> Kademeli ve entegre edilmiş hava savunma sistemi, F/A-18E/F Super Hornet ve F-16 Fighting Falcon gibi 4. nesil uçaklarının kullanıldığı saldırıları (personel ve askeri donanım bakımından) son derece masraflı hale getiriyor. Ancak <…> Rus hava savunma sistemleri, F-22 Raptor gibi 5. nesil hayalet uçaklarla ve F-35 saldırı avcı uçağıyla baş etmesi zor olur."
Son iddia yine de kuramsal. Eğer F-35 ve F-22 Rusya'ya gelmezse, kademeli hava savunma sistemleri kendileri için bir tehdit olmayacak.
Gerçekten de 4 adet MİG-31 önleme uçağından oluşan bir grup, 1100 kilometrelik bir cephenin hava sahasını kontrol edebilir, ancak bu tip uçaklar, Putin'in kapısına dayanan F-35'lerin aksine ABD'nin ve NATO ülkelerin topraklarını tehdit etmiyor."
Ayrıca ABD, ‘Rusya'nın roket topçu sistemlerinden', özellikle de tek bir atışla 200x400 metre alanda her şeyi yok edebilen TOS-1A ağır alev makinesi sisteminden korkmalı. Maalesef The National Interest, bu silahtan hangi coğrafi bölgede korkulması gerektiğini açıklamıyor.
ABD merkezli internet dergisi Defense One, Pentagon'un Rusya ile tank savaşına hazırlandığını aktarıyor. Inquisitr haber sitesi ise okurlarını doğrudan Rusya ile ‘nerdeyse garantili' kapsamlı bir çatışma konusunda uyarıyor ve Amerikalı üst düzey askeri yetkililerinin bakış açısını şöyle aktarıyor: "Üçüncü dünya savaşı hızlı ve ölümcül olacak, şu anki silahlı çatışmalar ise ordulara ‘geleceğin silahlarını' deneme imkanı veriyor."
Tüm bunlardan sonra ‘Rus tehdidi Avrupa'yı tehdit mi ediyor?' Bu tür eserleri okurken Batı'nın Rusya ile çatışmayı hayal ettiği ve tüm imkanlarını kullanarak onu savaşa zorlamaya çalıştığı izlenimi oluşabilir.
OLASI YANIT
Rusya'nın gerçekten de sert olabileceğini (örneğin başka ülkelerin topraklarını bombalayacağını) ve bunun zorunlu bir tedbir olacağını belirtmek gerekir. Rusya Hava ve Uzay Kuvvetleri Başkomutanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre Rus askeri hava kuvvetleri, havalimanlarındaki hassas silahlar taşıyan araçlar, gemiler ve denizaltılar dahil, düşmanın saldırı araçlarını imha etmeye yönlendirilmiş durumda.
Dışarıdan saldırı durumunda Rusya'nın hava ve uzay savunmasının aktif saldırı niteliğinde olacağı ortada. Düşmanın hava komuta sistemlerinin baskılanması ve 'düşmanın uzay araçlarının yörünge grubunu kullanma etkisinin azaltılması' öncelikli görevler olacak. Bu durumda büyük bir savaşın ilk ileri teknoloji kurbanının GPS navigasyon sistemlerinin olacağının da farkında olmak gerekiyor.
Karadan düşmanın uydularını imha edebilen geleceğe dönük S-500 füze savunma sistemleri, en kısa zamanda Rusya Hava ve Uzay Kuvvetleri'nin hizmetine girecek. Navigasyon sistemi olmadan da Tomahawk füzeleri çok uzağa gidemeyecek.
Burada, Rusya'nın eylemlerinin yalnızca ABD ve NATO'nun eylemlerine karşı koyucu olmalarından bahsedildiğini de belirtmek gerekir.