Dışişleri Bakanlığı’nda gazetecilerin karşısına geçen Tillerson, tıpkı Suudi Arabistan ziyareti sırasında yaptığı açıklamada “Bölgede nerede bir sorun varsa bakın İran’ı göreceksiniz” diyen ABD Savunma Bakanı James gibi, İran’ı ‘suikast girişimleri, kitle imha silahlarının desteklenmesi ve istikrarsızlaştıran milis güçlerin yerleştirilmesi’ ile suçladı.
“Kontrol edilmeyen bir İran’ın, Kuzey Kore’nin geçtiği yollardan geçme ve dünyayı da beraberinde götürme potansiyeli var” ifadelerini kullanan Tillerson, Tahran’ın terörizmi destek veren ülkelerin ilk sırasında olduğunu ve ABD’nin Yemen, Suriye, Irak ya da Lübnan gibi ülkelerdeki çıkarlarının aleyhine çalıştığını iddia etti.
Secretary of State Rex Tillerson says #Iran is "undermining U.S. interests in… Syria, Yemen, Iraq, and Lebanon". https://t.co/CpRbWirdGf
— Kyle Orton (@KyleWOrton) April 19, 2017
Tillerson’ın, İran’ı ‘Hamas ve diğer Filistinli terör gruplarını’ eğiterek, silah ve maddi kaynak sağlayarak İsrail’e karşı uzun zamandır devam eden İsrail’e karşı düşmanlığını sürdürdüğünü kaydetti.
‘ANLAŞMA, İRAN’IN NÜKLEER DEVLET OLMA HEDEFİNİ SADECE GECİKTİRDİ’
“Kapsamlı bir İran politikası için İran’ın yarattığı bütün tehditleri dikkate almalıyız, böyle çok sayıda tehdidin var olduğu da ortadadır” diyen Tillerson, nihai nükleer anlaşmanın Tahran’ın ‘nükleer devlet olma hedefini sadece geciktirdiğini’ savundu.
Tillerson, nükleer anlaşmanın yapısındaki en büyük yanlışlardan birinin nükleer programı dışında İran'ın yarattığı bütün diğer tehditleri göz ardı etmesi olduğunu söyledi ve ekledi: “Bu nedenle İran’ı, bölgeye ve tüm dünyaya karşı yarattığı tehditler açısından çok kapsamlı bir biçimde değerlendirmeliyiz.”