'HEPİMİZ ŞOK OLDUK, KÖTÜ ŞEYLER OLACAĞINI HİSSETTİM'
Savunması alınan öğrenciler, yıllık rutin yapılan paraşüt eğiti için temmuz başında Ankara'ya geldiklerini söyleyerek, o gece yaşadıklarını anlattı.
'HER BOMBA ATILDIĞINDA MASALARIN ALTINA GİRDİK'
12 gün boyunca Kara Harp Okulu'nda kaldıklarını ve ardından tutuklandıklarını söyleyen Çelik, suçlamaları kabul etmedi.
'BİR KISIM ÖĞRENCİ HELİKOPTERLERLE ETİMESGUT'A GÖTÜRÜLDÜ'
'EMRE KARŞI GELİP HELİKOPTERE BİNMEK İSTEMEDİK'
'ADALETİN GEÇ GELDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM'
Olaydan sonra Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal'ın kendileri için, "Ankara'da kalan Harbiyeliler bizim gururumuzdur. Onlar darbe girişimine karşı geldiler" diye açıklama yapmasına rağmen gözaltına alındıklarını ve 6 ay cezaevinde kaldıklarını belirten Yıldız, "5 gün ellerimiz kelepçeli spor salonunda yatırıldık. Cezaevlerinde olağanüstü koşullarda kaldık. Bunları hak etmediğimizi düşünüyorum. 31 Ocak 2017 günü tahliye edildik. Ancak ben adaletin geç geldiğini düşünüyorum" dedi.
'BİZ OLAYLARIN İÇİNDE OLMASAK DA TAM ORTASINDA KALDIK'
'TAM TECHİZATLI KARACI BİR YARBAY TEHDİT ETTİ'
Sanıklardan Halit Demir, "Olağan dışı bir durum olduğunu jetlerden anladık. İnternetten araştırdık. Gazinodaki televizyondan net şekilde darbeyi anladık. Her taraftan çatışma ve silah sesleri geliyordu. Ankara mahşer yeriydi ve biz o mahşerin ortasındaydık. 91 arkadaşımız helikopterle götürüldü, biz kaldık. Okulun yönetimi darbecilerin elindeydi. Böyle bir yerin güvenli olması söz konusu değil" diye konuştu.
Sanık Yusuf Dönmez, nereye götürülecekleri konusunda bilgi verilmediği için helikoptere binmek istemediklerini belirterek, "Komutanımız da binmemizi istemedi. Bu bize güven verdi. Tam teçhizatlı karacı bir yarbay bizi tehdit etti. Yüzbaşı Baştuğ'un alay komutanıyla görüşmesinin ardından helikopterlere bindik" dedi.
Duruşma, yarına ertelendi.