ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Japonya ziyareti sırasında son 20 yılda Kuzey Kore'yi masaya oturtma çabalarının başarısızlıkla sonuçlandığını açıkladı. Tillerson, bu süre içinde ABD'nin Kuzey Kore'ye farklı bir yol izlemesi için 1.35 milyar dolarlık yardımda bulunduğunu, ancak bunun Güney Kore'yi nükleer potansiyelini artırmaktan vazgeçmediğini kaydetti.
OBAMA'NIN POLİTİKALARINDAN KOPUŞ
"Yeni bir dizi diplomatik, ekonomik ve güvenlik önlemlerini araştırıyoruz. Askeri eylem dâhil tüm seçenekler masada" diyen Tillerson'ın açıklaması, eski Başkan Barack Obama döneminde benimsenen uluslararası baskı politikasıyla net bir kopuş işareti olarak yorumlandı. Bu açıklamalar, ABD'nin, Kuzey Kore ile ilgili politikalarını ciddi bir şekilde değiştireceği anlamına gelebilir.
FARKLI YAKLAŞIMDAN KASIT NE?
Daha önce uygulanan yaptırımların da başarısız olduğu düşünülürse, 'farklı yaklaşım' ifadesi büyük bir olasılıkla askeri bir operasyon hazırlıklarının habercisi. The Washington Post'un ifade ettiği gibi Beyaz Saray'da, Kuzey Kore'ye karşı askeri tedbirlerin alınabileceği anlamına gelen 'kinetic options' ifadesi kullanılmaya başlandı.
HIZLI ZAFER PLANI
ABD Başkanı Donald Trump'ın uzun süren ve çok kan dökülen Kore savaşının tekrarını istemediği belliyken, Kuzey Kore'yi dize getirecek hızlı bir zafer planının kotarılmakta olduğu ortada. Bu planın birden fazla unsurdan oluşabileceği tahmin ediliyor.
Birinci unsurda, en önemli askeri tesislere hipersonik hassas silahlarla saldırı öngörülebilir; kararın alındığı andan itibaren 60 dakika içerisinde, dünyanın her noktasında saldırı imkanının öngörüldüğü ABD'nin 'Prompt Global Strike' adlı yeni stratejisi çerçevesinde, kinetik enerjiyle çalışan, betondan imal edilmiş yeraltı sığınakları yıkabilecek bombalar veya X-51А Waverider hipersonik füze kullanılabilir.
İkinci unsurda, Kuzey Kore hava savunma sistemlerinin karşı koyamayacağı, zor fark edilebilen yeni F-22 ve F-35 uçaklarıyla yoğun hava saldırısı öngörülüyor olabilir.
Üçüncü aşamada ise, Kuzey Kore'nin mevcut askeri ve siyasi yönetiminin görevine son verilmesini amaçlayan sınırlı bir kara harekatı düşünülüyor olabilir.
IRAK OPERASYONUNUN BİR BENZERİ
Ancak operasyonun sonucu, Irak'takine benzemeyebilir, zira Kuzey Kore'nin gelişmiş bir savunma ağının, çoklu ve mobil komuta merkez sisteminin ve ABD'ye direnebilecek silahlarının olduğu biliniyor.
OLASI BİR SAVAŞ, UZUN VADELİ VE YIKICI OLUR
Sonuçta Kuzey Kore'ye karşı hızlı ve kolay zafer kazanılamayabilir; hatta durum tersine de dönebilir. Kore yarımadasında bir çatışma başlarsa, savaş uzun süreli ve yıkıcı olacak. Savaş durumu ayrıca Güney Kore'yi ekonomik olarak çökertecek, Japonya'nın gücünü baltalayacak ve ABD'nin İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra bu bölgede siyasi tüm kazanımlarını yok edecek.
Sonuç itibarıyla, ABD'nin Kore Yarımadası'ndaki sorunlara uygulayacağı 'yeni yaklaşımın' gerçek anlamda 'farklı' bir yaklaşım olmasını ümit etmekten başka seçenek yok.