Bozdağ'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
(Almanya Adalet Bakanı Heiko Maas'ın gönderdiği mektup) Bakan diyor ki 'Deniz Yücel'i, serbest bırakmazsanız adil yargılanma yaptığınıza biz inanmayız', bir Adalet Bakanı böyle bir cümle kurabilir mi? 'Adil yargılama ancak o serbest bırakılırsa olur.' Bir yandan yargı bağımsızlığı diyor, öte yandan da Türkiye'nin Adalet Bakanı'ndan 'Yargıya müdahale edin, eğer müdahale etmez, serbest bıraktırmazsanız biz sizin yargınızın adil olduğuna inanmayız' diyor. Kusura bakmasınlar Türk yargısı tartışmasız Alman yargısından daha adil, daha bağımsız, daha tarafsız bir yargıdır.
'BAROLAR BİRLİĞİ'NİN LEVHASINI DEĞİŞTİRSİNLER'
Sivil toplum örgütleri ideolojilerin esiri olurlarsa o zaman o ideolojinin dışındaki insanların hiçbirisinin hakkına, hukukuna sahip çıkmıyorlar ve gerçekten büyük zarar veriyorlar. Türkiye'nin Barolar Birliği de şu anda öyle. Geçmişte de öyleydi ama ara örnekler, (Eski TBB Başkanı Ahsen Coşar) Vedat Bey gibi örnekleri çıkarırsanız öyleydi. Ben onun için de diyorum ki Barolar Birliği'nin hiç olmazsa levhasını değiştirse (TBB Başkanı Metin) Feyzioğlu, 'Cumhuriyet Halk Partisi alternatif genel merkezi' diye yazsa da iyi olur yani. Hiç olmazsa adını doğru koysun. Zaten (CHP lideri Kemal) Kılıçdaroğlu tek başlı yürütmeye karşı çıkıyor. CHP'de bir eşbaşkanlık sistemi gelmiş olur, 'çift başlılık iyi' diyor. O zaman o genel merkezi Söğütözü'nde o yönetir, öbürü de Barolar Birliğinde… Beraber gül gibi geçinip giderler.