Eş başkanların görüşmesinden sonra gerçekleşen Genel Kurul toplantısında komisyon üyeleri, Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Hüseyin Diriöz ve Rusya Dışişleri Bakanlığı Özel Yetkili Büyükelçisi Eleonora Mitrofanova yer aldı. Forumun genel kurulunda, iş ortamı ve yasal sorunlar, bölgelerarası işbirliği ve yerel yönetimler, turizm, spor, eğitim ve bilim, kültür tiyatro ve sinema sanatı, enformasyon alanında işbirliği, dinlerarası diyalog, müze bilimi ve tarih alanında ortak araştırmalar komite toplantıları düzenlendi.
Türk-Rus Toplumsal Forum Rus tarafının Eş Başkanı Lyubov Glebova, açılış konuşmasında şu hususlara değindi:
Bu toplantı, öncekilere göre farklı. Çünkü bu toplantı, Rusya-Türkiye ilişkilerinin neredeyse bütün yönlerinde bir soğuma döneminin yaşanmasından sonra yapılmaktadır. Ve şu anda toplumsal ilişkiler hiç de basit olmayan bir yeniden yapılanma aşamasından geçmektedir. Hiç kuşkusuz bu zor bir süreç. Ancak edindiğimiz tecrübeyle, ilişkilerimizi yeni bir bakış açısından mevcut gerçekler çerçevesinde objektif olarak değerlendirip perspektifleri ve temel yönleri belirleyebiliyoruz. Bu bağlamda oturumumuz, birinci oturum olarak sayılabilir. Şu anda sivil toplumlarımız düzeyinde ikili ilişkileri yeniden geliştirme ve derinleştirme sürecini yaşıyoruz.
Türkiye’de Rus kültürüne önem verildiğini biliyoruz. Türkiye’de kültür merkezimiz faaliyetine devam ediyor. Moskova’da da Yunus Emre Kültür Merkezi’nin açılmasını bekliyoruz ve bu konuda her türlü katkıyı sağlamaya hazırız. Bu sürecin önemli farkı, Rus iş dünyasının da ikili toplumsal-kültürel ilişkilerin gelişmesine meraklı olmasıdır. Bugün Rusya Yurtdışında Yaşayan Vatandaşlar ve Uluslararası İşbirliği Ajansı (Rossotrudniçestvo) ve Rosatom, ileride Rus-Türk ortak insani projelerin temelini oluşturacak ortak kültürlerarası araştırmalar gerçekleştiriyor.
Bu bağlamda forumun aktifleşmesi ve bu yapının daha çok somutluk kazanması önem taşımaktadır. Bu çerçevede birtakım öneriler yapıldı. Ve bu öneriler Türk tarafınca anlayışla karşılandı. Forum kapsamında danışma konseyinin kurulması planlanıyor. Bu yapı, somut adımlar atabilecek geniş bir platform olarak değerlendirilmekte ve iki ülke arasındaki beşeri ilişkilerin daha şeffaf ve kapsamlı bir hale dönüşmesine katkı sağlayacaktır. Aynı şekilde 2019 yılında Rusya-Türkiye karşılıklı kültür ve turizm yılı olarak kutlanabilecektir. Ayrıca, 2018 yılında Soçi şehrinde gençlik festivali düzenlenecektir ki, iki ülkenin gençleri arasındaki ilişkilerin kuvvetlendirilmesini sağlayacaktır.
'ORTAK PAYDAMIZ İKİ ÜLKENİN BARIŞ VE İSTİKRARI OLMALI'
Türk-Rus Toplumsal Forumu’nun Türk tarafının Eş Başkanı Ahmet Berat Çonkar ise şunları söyledi.
Esas olan komitelerimizin, faaliyetlerini kendi aralarında karşılıklı olarak planlayabilmeleri ve geliştirebilmeleridir. Bu çalışmalarda sivil inisiyatifin öne çıkması toplumsal forumumuzun ruhuna da uygundur. Devlet kurumlarımız arasında halihazırda birçok çalışmanın yürütüldüğünü biliyoruz. Komitelerin çalışmaları sürecinde eşbaşkanlık ve genel sekreteryaları olarak bizlere düşen görev ise, koordinasyonu sağlamak ve siyasi iradenin de gücüyle her alanda kolaylaştırıcı bir rol üstlenmektir.
Bugün geldiğimiz noktada özellikle de liderlerimizin ortaya koyduğu siyasi irade çerçevesinde yaşadığımız üzücü dönemi sağduyu ile aşmış olmamızdan ve ülkelerimiz arasında en üst düzeyde yakın bir diyalogun tekrar tesis edilmesinden son derece memnunuz.
Türkiye ve Rusya arasında en üst düzeyde ve kuvvetli bir biçimde ilişkileri normalleştirme iradesinin var olduğunu görüyoruz. Ancak ortaya konulan bu arzunun kaynaklarından ve en önemlilerinden biri, şüphesiz ki Türk ve Rus halklarının iradeleridir. Bu kapsamda toplumsal forum olarak tam da görevimiz olan, çalışma sahamız olan bu hususta üzerimize düşeni yapmak, halklarımız arasındaki yakın ilişkilere ve bağlara layık bir çalışma gündemi oluşturup bunları uygulamak, iki taraf için de kayıp olarak değerlendirileceği zaman kaybını telafi etmek için gayretlerimizi yoğunlaştırmamız gerektiği kanaatindeyim.
Bölgemizdeki gelişmeleri hepimiz biliyoruz. Bu konularda düşüncelerimiz farklılık gösterebilir. Her iki ülkenin barış ve istikrarı konusu, öncelikli ortak paydamız olmalıdır. Ve bu hususta Türkiye ve Rusya arasında çok yönlü işbirliği geliştirme gayreti içinde olmalıyız. Toplumsal forumun iki kanattaki yöneticileri ve komitelerinin çalışma sahalarının gelişmesi ile iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmeye yönelik çok büyük bir potansiyele sahiptir ve yeniden yapılandırılan süreç içerisinde de bu kapasitenin daha da genişleyeceği kanaatindeyiz.
Yeri gelmişken şunu da ifade etmek isterim ki, Türkiye ve Rusya arasındaki normalleşmeden, ilişkilerin gelişmesinden rahatsız olan birtakım odakların olduğunu da görmekteyiz. Çalışmalarımızı planlarken bizler pozitif bir ajanda ile hem bölgesel hem küresel barış anlamında çabamızı yoğunlaştırırsak bu art niyetli kötü çabaların da akamete uğrayacağı kanaatindeyim.
ÜDİK bünyesinde, sosyal-beşeri boyutu ele almak üzere kurulan Toplumsal Forum, iki ülke iş dünyasının yanı sıra, kanaat önderleri, akademisyenler, bilim ve kültür insanları, sanatçılar ve spor adamlarının katılımıyla Türk ve Rus halklarını ve sivil toplum kuruluşlarını yakınlaştırmak ve işbirliği yapmalarını sağlamak amacıyla faaliyet göstermekte. Forumda alınan kararlar yarın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılacağı ÜDİK zirvesine sunulacak.