Sayın Lafontaine, 26 Mart'ta Saarland'da yerel seçimler yapılacak. Yarım yıl sonra da Federal Meclis'e seçimler olacak. Yerel düzey siyasetçi olarak sizin federal politikayla olan bağınız halen çok yakın. Hangi seçimleri daha büyük bir heyecanla bekliyorsunuz?
"Her iki seçimi de büyük bir heyecanla bekliyorum. Saarland, son yılların yerel politikasında ciddi değişikliklere ihtiyaç duyuyor. Ekonomik büyümeyi yeniden canlandırma amacıyla altyapıya büyük ek yatırımlara ihtiyacımız var. İşsizlik düzeyi halen çok yüksek. Federal düzeyde sosyal devletin canlandırılmasına ve barışçıl dış politikaya ihtiyaç var."
'RUSYA İLE İYİ İLİŞKİLERE İHTİYACIMIZ VAR'
Önümüzdeki Federal Meclis seçimlerde SPD-Solcular-Yeşiller koalisyonun kurulmasına kimler engel olabilir?
"Her partinin kendi tutumu var. Biz her zaman şunu söyledik, eğer sosyal devlet gerçek anlamda geri getirilmezse biz hükümete katılmayacağız. Minimum değişikliklerle yetinmeyeceğiz. Bu öncelikle SPD'yi, sonra elbette Yeşiller'i ilgilendiriyor. Çünkü Yeşiller'in liste başı olan adayları halen 2010 Gündemi'ni doğru buluyor.
Ayrıca biz barışçıl dış politikadan yanayız. Bu anlamda Yeşiller çok daha büyük sorun oluşturuyor, çünkü önde gelen iki adayları örneğin Suriye'de uçuşa yasak bölgenin oluşturulmasını destekliyordu veya hatta kara operasyondan bahsediyordu. Ayrıca Rusya'ya yönelik çatışmacı politikayı destekliyorlar.
'BU POLİTİKAYI KABUL ETMİYORUZ'
Şimdi Türkiye'yle ilişkilerde de sorunlar çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan açık bir şekilde isyan çıkarmakla tehdit ediyor. Bu nedir, gerilimdeki yeni aşama mı?
"Bu her halükarda bir tırmanma. Şunu anlamak gerekiyor ki, sorun Türkiye'nin içindeki gelişmelerde. Elbette Avrupa toplumu da belli hatalar yaptı ve elbette AB üyeliğiyle ilgili olarak Türkiye'ye sahte umut vermek Almanya'nın hatasıydı. Ama şimdi Türkiye'de demokrasiyi yok edecek adımlar atıldığını, binlerce insanın hapse atıldığını, özgür basının da imkansız hale geldiğini görüyoruz. Bu durumda Türkiye'ye şunu net olarak söylemeliyiz: Biz böyle politikayı kabul etmiyoruz. Şunu da net olarak söylemeliyiz ki Almanya, demokrasiyi ortadan kaldırmaya çağıran ajitasyon için sahne haline getirilemez."
'BÖYLE KİŞİLERİN KONUŞMASINA İZİN VERİLMEMELİ'
Erdoğan'ın Saarland'da konuşma yapmasına ve başkanlık seçimi ajitasyonunu yapmasına izin verir miydiniz?
Peki, böyle bir yasak Erdoğan'ın değirmenine su taşımaz mı? Erdoğan şimdiden Alman demokrasisinin yanlış olduğunu söylüyor ve Nazilere benzetiyor.
"Erdoğan'ın istediği tüm saçmalıkları yapmasına izin veremeyiz. Seçim kampanyası kapsamında Almanya'da konuşma yapmak isteyen başka bir ülke lideri tanımıyorum. Böyle yapmak adetten değil. Bir düşünün Sayın Putin ülkemizde, Rus diasporasına odaklı seçim kampanyası düzenlemek isteseydi nasıl bir gürültü kopardı."