Duruşmaya, sanıklar Berberoğlu ve Gül katılırken, yurt dışında olan Dündar duruşmaya gelmedi.
Gizlilik kararı olduğu için sadece sanıklar, taraf avukatları ve sanık yakınlarının alındığı duruşmada, müdahil MİT Müsteşarlığını avukat Fuat Midas ile müşteki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı da avukat Hatice Özay temsil etti.
Sanıklara destek için Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelen CHP Milletvekilleri Gürsel Tekin, Mahmut Tanal, Barış Yarkadaş, Sezgin Tanrıkulu ve Ali Şeker, gizlilik kararı gereğince duruşmaya alınmadı.
YARGILAMANIN AÇIK YAPILMASI TALEP EDİLDİ
Dündar ve Gül'ün avukatı Bahri Bayram Belen söz alarak, "Esas dava karara bağlanmış olmakla devlet sırrı olarak nitelendirebileceğimiz bir husus bulunmamaktadır. Duruşmanın kapalı yapılmasından vazgeçilerek, açık bir şekilde yapılmasını talep ediyoruz" dedi.
Müdahil MİT Müsteşarlığı avukatı Midas ise gizlilik kararının devamına ve Erdoğan'ın davaya müdahilliğine karar verilmesini talep etti.
Görüşü sorulan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Yeşilkaya, dava konusunun, devlet sırrı teşkil eden görüntülere ilişkin olması nedeniyle yargılamaya kapalı devam edilmesi ve müşteki Erdoğan'ın suçtan zarar görme ihtimaline binaen müdahil olarak duruşmalara kabulüne karar verilmesi talebinde bulundu.
Tekrar söz alan sanıkların avukatı Belen ise MİT Müsteşarlığı ve Erdoğan'ın doğrudan suçtan zarar görmesinin söz konusu olmadığını savunarak, müdahillik taleplerinin reddini istedi.
Enis Berberoğlu'nun avukatı Zeynel Öztürk de yargılamanın açık yapılması ve taleplerin reddi yönünde karar verilmesi gerektiğini savundu.
ERDOĞAN'IN MÜDAHİLLİĞİNE KARAR VERİLDİ
Taleplerle ilgili ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, davanın mahiyeti, iddia olunan suçların devlet aleyhine suçlardan olması, devletin başı ve temsilcisi sıfatının bulunması gerekçeleriyle müşteki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın müdahil olarak duruşmalara kabulüne mahkeme üyesi Hakim Ömer Karagöl'ün muhalefetine rağmen oy çokluğuyla karar verdi.
YALÇIN: BERBEROĞLU FETÖ İMAMIDIR DEMEDİM
Yalçın, Berberoğlu'na, "Hürriyet ve CHP'deki FETÖ imamının kim olduğunu açıkla?" diye sorduğunu belirterek, "(Berberoğlu FETÖ imamıdır) demedim, yazmadım. Öyle olduğunu da sanmıyorum. Ben Berberoğlu'na yazdığım yazılarla eleştiri yaptım. Bu bir gazetecilik etiği tartışmasıdır. Bu makaleler, yargının ceza mahkemesinin konusu olamaz" dedi.
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklara ek savunma hakkı vererek, duruşmayı 27 Nisan'a erteledi.
'DÜNDAR'IN, GÜL'ÜN DEĞİL ÖRTÜLÜ OPERASYONU YAPANLARIN SORUNU'
Duruşma çıkışında da gazetecilerin sorularını yanıtlayan Soner Yalçın, "FETÖ, 1 ve 19 Ocak 2014'te MİT TIR'larına operasyon düzenlendi. Gerek 4 Mart 2014, gerekse 21 Mayıs 2014 tarihinde 'Erdoğan'ı değil gerçeği savunmak' ve 'Erdoğan'ın hali acıklı' makalelerimde FETÖ'nün tıpkı Mısır'daki Mursi davasında olduğu gibi Erdoğan'ı uluslararası ceza mahkemelerinde yargılatmak olduğunu belirttim" dedi.
2 Haziran 2015 tarihli 'Ama'sız Fakat'sız gazetecilik' başlıklı makalesine dikkat çeken Yalçın şöyle devam etti:
"O makalede dedim ki: Gazeteciliğin olmazsa olmaz kuralı herhangi bir menfaat grubuna bağlanmadan, gerçeği tüm çıplaklığıyla kamuoyuna sunmaktır. Haberin kimin menfaatine olduğu gazeteciyi ilgilendirmez. Gazeteciyi haberin sadece hakikat olması ilgilendirir. Haber kaynağının kirli olmasının gazetecilik etiği ile ilgisi yoktur. Can Dündar'ın yayımladığı haber gerçek mi, değil mi hepimizi bu ilgilendirmelidir. Bu haberi Cumhuriyet'e sızdıranların maksadı Erdoğan'ı yargılatmak olabilir. Ancak bu Can Dündar'ın, Erdem Gül'ün değil örtülü operasyonu yapanların sorunudur. AKP iktidarı Can Dündar ile Erdem Gül'e kızacağına, cemaate, FETÖ'ye yıllarca nasıl arka çıktığına yanmalıdır. Gazeteci hakikati yazdığı için yargılanmaz ödül alır."
'BİZ BU TÜR ETİK TARTIŞMALARI HEP YAPARIZ'
Sabah, Star, Akşam, Yeni Şafak gazetelerinin, MİT TIR'ları görüntülerini, Enis Berberoğlu'nun Can Dündar'a verdiğini gündeme getirdiğini belirten Yalçın, "Ben sadece o dönem CHP Genel Başkan Yardımcısı Berberoğlu'nun neden basın toplantısı yapmayıp görüntüleri Dündar'a verdiği konusunda soru sordum" açıklamasında bulundu.
'GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR'
Duruşmanın ardından, Berberoğlu ve Gül, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nın önündeki alanda kendilerine desteğe gelen CHP'li milletvekilleriyle açıklama yaptı.
Gül, davada yargılananın gazetecilik olduğunu iddia ederek, "Gazetecilik suç değildir. Bir an önce gazeteciler hapishanelerden çıkarılsın" dedi.
Berberoğlu'nun avukatı Murat Ergün ise gizlilik kararı nedeniyle detaylara giremeyeceğini belirterek, "Tanığın verdiği ifade, bizim için son derece önemliydi. Bugün geldi ve müvekkilim Berberoğlu'nun bu davadaki suçlamalarla bir ilgisinin olamayacağına inandığını söyledi. Bu bizim açımızdan önemli" diye konuştu.