Suriye'nin kuzeyinde el Bab yarışı sürerken, geçen hafta Rusya Hava ve Uzay Kuvvetleri'nin Türk askerlerini ‘yanlışlıkla' vurmasının gerginliği atlatılmış görünüyor. Kamuoylarındaki tartışmalara rağmen iki taraf da koordinasyon eksikliğine vurgu yaparken, Suriye sahasındaki işbirliği de devam ediyor. Türk tarafı El Bab'ın ele geçirilmesinin ardından TSK'nın ÖSO ile birlikte Rakka'ya da uzanmasından söz ediyor.
El Bab olayı üzerinden Türkiye-Rusya ilişkileri, ABD'nin planları ve gelişmelerin Suriye sahasındaki yansımalarını Moskova Üniversitesi'nden Rusya uzmanı Doç. Dr. Kerim Has ile konuştuk.
‘MESELENİN İÇYÜZÜ BİRAZ FARKLI'
‘GÜVEN ÜZERİNDEN DEĞİL ÇIKAR ÜZERİNDEN BAKMAK LAZIM'
Suriye'de hiçbir aktörün diğerine tamamen güvenmediğini ifade eden Has, "Arka kapılarda başka müzakereler de yürütülüyor. Sadece Türkiye ile Rusya değil, ABD, İsrail gibi ülkeler de yapıyor. Türkiye Rusya ile ABD gibi iki küresel askeri güç arasında kalmış bir durumda. Hangisinin politikasına daha fazla kendi pozisyonunu yaklaştıracak, bunlar ilerleyen süreçte gözlemleyeceğiz. Dolayısıyla Suriye'de güven üzerine odaklanmamak lazım. Çıkar üzerine odaklanmak lazım. İki büyük küresel güç de sahada Suriye'de devlet dışı aktörlerle iş tutabilen aktörler bunlar. Devlet dışı aktörlerden kastım en çok PYD. Bu aktör, Türkiye tarafından terörist örgüt olarak kabul ediliyor. Yani burada güven üzerine değil çıkar üzerine bakmak lazım" değerlendirmesi yaptı.
‘TÜRK ORDUSU EL GUS KASABASINA HAREKAT GERÇEKLEŞTİRİNCE..'
‘KÜÇÜK BİR TEDBİRSİZLİK BİLE DİĞER AKTÖRLER TARAFINDAN KULLANILABİLİR'
‘OPERASYON BAŞLAMADAN BİR SINIR HATTI ÇİZİLMİŞ'
El Bab operasyonu gerçekleşmeden önce Türkiye ile Rusya genelkurmay başkanları arasında karşılıklı ziyaretlerin olduğuna işaret eden Has, "Bu operasyon gerçekleşmeden önce bu sınır hattı çizilmiş, bu belli. Önceden kim nereye kadar gidecek, Suriye ordusu nereye kadar gidecek. Rusya ile anlaşmada bu var. Benim Rus uzmanlardan duyduğum da bu şekilde. Böyle bir anlaşmaya varılmış. Ama sahada durumlar farklı ve değişebiliyor. Ama Rusya Suriye'de Türkiye'nin nüfuz alanlarını daha anlayışla karşılıyor. Bu bir gerçek. Normalleşme süreci başladıktan sonra, Türkiye'nin Suriye'de bir nüfuz alanı var ve anlayışla karşılıyor önceki sürece göre" dedi.
‘MOSKOVA, RAKKA OPERASYONUNDA TSK İLE BİRLİKTE HAREKET ETMEK İSTEMEZ'
‘RUSYA TÜRKİYE'YE ALAN AÇMAYACAKTIR'
Rusya'nın Türkiye'ye Suriye'nin yeniden inşasında 'hegemonyaya ulaşacak bir siyasi kazanım' sağlayacak bir askeri mevcudiyet vermek istemeyeceğini söyleyen Has, "Rakka biliyorsunuz en fazla petrolün çıktığı yer Suriye'de. Bunlar önemli. Enerji ve jeo politik hegemonya meselesinde Rusya'nın Türkiye'ye alan açacağını ben zannetmiyorum. Ama her halükarda Trump ABD'si ve Rusya ile yürütülecek ilişki biçimleri de değişebilir" değerlendirmesinde bulundu.
‘TÜRKİYE DENKLEM DIŞINDA KALABİLİR'
Rusya'nın El Bab'dan sonra muhtemelen Rusya Suriye ordusu ile Rakka operasyonunu yönlendirmek istediğini belirten Has, El Bab'ın güvenliğinin de Rusya açısından çok önemli olduğuna vurgu yaparak şu tespitleri yaptı:
"El Bab'da da Türkiye'nin tam anlamıyla bir kontrol, bir hakimiyet sağlaması Rusya açısından çok istenmeyen bir durum gibi geliyor bana. El Bab'ın Türkiye'ye bırakılma meselesinde Rusya'nın çekinceleri var. Çünkü Halep'in güvenliğinin sağlanması için El Bab önemli bir noktada. İkincisi, Rakka'ya operasyonu Rusya ABD ile işbirliğinin sonucu olarak görüyor ve bildiğim kadarıyla şu anda müzakereler yürütülüyor. Moskova Washington arasında arka kapıda bir birlikte yapabilme iradesine yönelik görüşmelere başlanmış. Eğer burada bir konsensusa varırlarsa eğer, Rusya ve ABD, ki biliyorsunuz Trump Esad yönetimine çok fazla karşı çıkmıyor. Bu dörtlü bir işbirliğini doğurabilir Rakka'da. Yani Rusya, ABD, PYD ve Esad yönetimi. Çünkü bildiğim kadarıyla PYD Rakka'ya birkaç kilometre uzaklıkta. Türkiye burada denklemin dışında kalabilir. Türkiye YPG ile aynı operasyona katılmak istemeyecektir diye düşünüyorum. Nitekim ABD ile yürütülen müzakerelerde de biliyorsunuz, sayın Erdoğan da demişti, YPG'ye askeri desteğinizi bırakın, biz birlikte yürütelim operasyonu diye. Ancak ABD YPG'yi kullanmak istiyor. Bu konuda bir ısrara sahip."
‘TÜRKİYE'NİN KÜRESEL AKTÖRLERLE ÇIKAR YAKINSAMASINA GİTMESİ LAZIM'
Has, Türkiye'nin sahada iki büyük askeri güç arasındaki dengeyi çok iyi tutması gerektiğine vurgu yaparak şu değerlendirmeyi yaptı: