TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanvekili CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan da başta akademisyenler olmak üzere kamudan ihraçlara tepki gösterenler arasında yer aldı.
Sarıhan konuyla ilgili şu açıklamaları yaptı:
'BU FİLMİ DAHA ÖNCE GÖRMÜŞTÜM'
"Ben bu filmi daha önce görmüştüm. Bir olağanüstü dönemde görmüştüm, 12 Eylül'de görmüştüm. 12 Eylül'de 1402'lik adı altında sayısız öğretim üyesinin aynı zamanda öğretmenin, eğitim emekçilerinin görevlerine son verilmişti. Sorgusuz sualsiz verilmişti. Şimdi 12 Eylül'lere, 12 Mart'lara hayır diyenler, hayır dediklerini iddia eden kişiler, sahip oldukları iktidarla yeni 1402'likler uygulamasıyla durmadan ve durmadan bizi karşılaştırıyorlar."
'AÇLIĞA MAHKUM EDİLDİLER ÇÜNKÜ…'
'EĞİTİM-SEN HEDEF ALINIYOR'
Son kararnameyle ihraç edilenlerin 330'nun akademisyen olduğunu hatırlatan CHP'li Sarıhan, bu akademisyenlerin 167'sinin 'Barış için Akademisyenler' bildirisine imza atanlar olduğunu söyledi.
Sarıhan, "İhraç edilenlerin 136'sı aynı zamanda Eğitim-Sen üyesi. Eğitim-Sen nasıl bir sendikadır bunu hepimiz biliyoruz. 475'i de Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde çalışan Eğitim-Sen üyesi öğretmenler. Böylece 1483 kamu çalışanı Eğitim-Sen'li kamu çalışanın işine son verilmiş olunuyor. Daha önce kamu çalışanlarından 33 bin 68 kişi ihraç edilmişti. Bu ihraçtan sonra 12 bin 610'u özellikle Eğitim-Sen'li öğretmenlerin aralarında bulunduğu iadeler gerçekleşmişti. Şimdi bugün yeniden Eğitim-Sen hedef alınıyor" diye konuştu.
Sarıhan, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi ve İletişim Fakültesi'nden son kararname ile görevine son verilen 72 akademisyenin 58'inin Eğitim-Sen üyesi olduğunu ifade ederek "Yani hedefte ne olduğu açık. Hedefte Fethullahcı Terör Örgütüne yöneltilmiş olan, onun amaçlarına hizmet etmek isteyen, darbeci kesimle ilişiği bulunduğu iddia edilen insanlar değil, doğrudan doğruya aydınlanmacı, çağdaş, bilimden yana olan insanlar hedef alınıyor" dedi.
'OHAL'İN DE HUKUKİ KURALLARI AŞILMIŞTIR'
CHP'li Şenal Sarıhan, kararnamelerle çok sayıda kamu görevlisi işsiz ve aşsız bırakıldığını, bunun bir cezalandırma olduğunu, bu cezalandırmanın da herhangi bir şekilde hukuki gerekçelerinin de olmadığını söyledi.
Sarıhan, "Yani haklarında açılmış bir soruşturma var mıdır, bu soruşturma adli olabilir, idari olabilir, ne adli ne idari herhangi bir soruşturma yoktur. Bunu da biliyoruz. Bu kanunsuz bir durumdur, OHAL hukukuna da uygun değildir. OHAL'in de hukuki kuralları aşılmıştır" dedi.
'VERİLEN CEZA HEPİMİZE VERİLMİŞ BİR CEZADIR'
'MAHKEMELER ESAS OLARAK VİCDANLARDA KURULUR'
CHP'li Şenal Sarıhan, 12 Eylül darbesini yapan Kenan Evren'in yargılanmasına tanık olduğunu ifade edererek, "Her şeye kadir gibi görünen 5 generalin ikisinin kendi yataklarından nasıl mahkemeye düşmek istemediklerini, mahkemeye gelmediklerine tanık oldum. İktidarı uyarıyorum. Nasıl 12 Martların, 12 Eylüllerin yargılanması söz konusu olmuşsa gelecekte onlar için de bu tehlike vardır. Ama mahkemeler esas olarak bireylerin vicdanında kurulur, halkın tarihinde kurulur, tarih yargılar. Yapılan yanlıştır diyoruz, bu yanlıştan dönülmesini talep ediyoruz" dedi.
15 TEMMUZ SONRASININ TABLOSU
Sarıhan, 15 Temmuz sonrasında ihraç, iade ve hakkında işlem yapılan kamu görevlilerine ilişkin tablonun yer aldığı bir raporu da basın ile paylaştı. Buna göre, 8 Şubat'a kadar kamudan 110 bin 971 ihraç edildi. Görevlerine iade edilenlerin sayısı 12 bin 768 oldu. 124 bin 464 kişi hakkında da işlem yapıldı.
15 Temmuz'dan 8 Şubat'a kadar, 71 bin 274 kişi gözaltına alınırken, 41 bin 326 kişi tutuklandı.
107 bin 813 kişi açığa alındı, 17 kişi intihar etti.
5 haber ajansı, 62 gazete, 16 televizyon, 19 dergi, 29 yayınevi, 24 radyo, 1682 dernek, vakıf kapandı.
691 şirket TMSF'ye devredildi.
Tutuklananlardan, 12'si milletvekili, 29'u il başkanı, 57'si ilçe başkanı, 75'i belediye başkanı, 156‘si gazeteci.
2 bin 500 gazeteci de işsiz kaldı.
65 belediyeye kayyım atanırken, 2 bin 809 kurum kapatıldı.
Yeniden açılan kurumların sayısı da 255 oldu.