Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Trump ile telefonda görüştü. İki liderin, El Bab ve Rakka'da birlikte hareket edilmesi konusunda mutabık kaldığı ifade edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede 15 Temmuz darbe girişimine değinerek, ABD'nin yeni dönemde FETÖ ile mücadelede Türkiye'nin yanında olmasını beklediğini söylediği de belirtildi. Erdoğan'ın ayrıca PKK ile mücadelenin önemine dikkat çektiği, ABD'nin PYD/YPG'ye destek vermemesi gerektiğini ifade ettiği de kaydedildi. Erdoğan-Trump görüşmesini ve Türkiye-ABD ilişkilerini CHP ve MHP yöneticileri Sputnik'e değerlendirdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, Türkiye'nin ABD Başkanı Trump'un Müslüman 7 ülkeyle ilgili almış olduğu kararı bir türlü kınayamadığını söyledi. Yılmaz, "Zira bu görüşmeyi bekliyorlardı ve Trump ile olabildiğince daha başlangıçta ters düşmemek için azami gayret sarf edildiğini gördük. Ama insani bir konuda Türkiye burada da ses çıkarmamış oldu" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump'ın telefon görüşmesinde de Türkiye'yi ilgilendiren esasen iki konunun olduğunu vurgulayan CHP'li Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir tanesi, FETÖ'nün iadesi konusu; ikincisi de PYD'nin tanımı ve bununla ilişkiler konusu. Tabi ikinci konu Suriye'nin geleceğini de ilgilendiriyor. Hem Cenevre'deki süreci ilgilendiriyor hem de Suriye'nin budan sonra alacağı şekli ilgilendiriyor. Ben böyle sert konularda iki tarafın ortak bir noktada mutabık kaldığını sanmıyorum. Çünkü iki konu da iki ülkeyi bölen, iki ülkenin de bürokrasisine sirayet eden farklı pozisyonlar içeriyor.
'HEMEN SONUÇ DOĞURABİLECEĞİNİ DÜŞÜNMEK ÇOK ERKEN BİR DEĞERLENDİRME OLUR'
'ABD İLE İLİŞKİLERİN NASIL BİR YÖNE EVRİLECEĞİNİ ŞU ANDA KESTİRMEK ZOR'
Türkiye ile ABD ilişkileri bir süredir gergin. Peki ABD'deki yeni yönetimle birlikte iki ülke ilişkileri nereye doğru evrilir? CHP'li Öztürk Yılmaz'a göre bu konuda bir değerlendirme yapmak için henüz erken. Yılmaz, "Çok belirsiz bir dönem, nasıl bir yöne evrileceğini şu anda kestirmek zor. Çünkü Başkan Trump kendi döneminin kendi siyasetinin ne kadar belirsiz olursa o kadar caydırıcılığının yüksek olacağını düşünen yani belirsizliği bir siyaset olarak takip edeceğini belirtti. Böyle bir ortamda nasıl bir Suriye şekillenmesi istiyor, Irak'ı nasıl görmek istiyor, PKK ile mücadeleye nasıl bakıyor, IŞİD ile mücadeleye nasıl bakıyor? Örneğin Kıbrıs'a, Ege'ye nasıl bakıyor, Türkiye'nin AB sürecine, NATO ile ilişkilerine nasıl bakıyor, Ermeni konusuna nasıl bakıyor bilmiyoruz. Bu kadar bilinmezin olduğu bir ortamda bir değerlendirme yapmak çok erkenci olur" diye konuştu.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Antalya Milletvekili Mehmet Günal ise Erdoğan ile Trump arasında gerçekleşen telefon görüşmesine ilişkin henüz kamuoyuna detaylı bilgilerin yansımadığını ifade etti. Türk-Amerikan ilişkilerinin bir an önce normalleşmesinin iki tarafında istediğinin yapılan açıklamalardan anlaşıldığını kaydeden Günal, sözlerini şöyle sürdürdü:
'İNŞALLAH ABD'NİN YENİ PLANI TÜRKİYE'NİN HASSASİYETLERİ DİKKATE ALACAK ŞEKİLDE OLUR'
MHP'li Günal, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump'ın yüz yüze yapacakları görüşmenin de önemli olacağını ifade etti. ABD Başkanı Trump'ın Suriye ile ilgili yeni planlar hazırlanması talimatını verdiğinin dile getirildiğini ifade eden Günal, "İnşallah bu plan Türkiye'nin de hassasiyetlerini dikkate alacak şekilde olur. Biz de buranın çözümünden yanayız" dedi. Yeniden gündeme gelen güvenli bölgenin geçmişte Irak'ta yaşanana benzer şekilde olmaması gerektiğini kaydeden Günal, şunları söyledi:
"Bizim MHP olarak 2012'de önerdiğimiz, Kandil'den Afrin'e kadar terör koridorunun temizlenmesi ve orada bir güvenlikli bölge oluşturularak insanların orada yeniden iskan edilmesi gerektiği önerimizde ısrarla duruyoruz. Oraların da temizlenmesi gerekiyor. Ama PYD konusundaki hassasiyetler dikkate alınmazsa oralar yarın daha farklı bir şekilde, Rusya'nın şimdi önerdiği söylenen Kürtlerle özerklik benzeri şeylerle de daha riskli bir ortam oluşabileceğini düşünüyoruz. İnşallah bu konulardaki hassasiyetlerimiz dikkate alınır ve bir çözüm bulunur. Görüşmelerin buna katkıda bulunacağına inanıyorum inşallah."