KAÇMA PLANI YAPAN 12 DARBECİ ASKERDEN 4'Ü İTİRAZ ETTİ
İade dosyasında yer alan ifade ve tespitlere göre, darbe girişiminin bertaraf edilmesinin ardından sekiz darbeci askerin iki adet Skorsky ve bir adet UH-1 tipi helikopteri 66. Zırhlı Mekanize Tugayı'na getirip bıraktıktan sonra, 12 kişiyle birlikte bindikleri Skorsky S70 helikopterle ilk olarak Riva'da bir araziye indikleri, burada bir süre telefon görüşmesi yapan darbecilerin, daha sonra kaçma planı yapmaya başladıkları ancak dört askerin bu plana karşı çıktığı belirtildi.
Dosyada yer alan ve kaçma planına karşı çıkan dört askerin ifadesinde, sekiz darbeci askerin kendilerine, "Darbe zaten sizin yüzünüzden başarısız oldu" dediği kaydedildi.
İfadelere göre, sekiz darbeci askerin kaçma planı yaparken önce Rusya'yı düşündükleri, ancak Türkiye ile son zamanlarda arasının iyi olması nedeniyle vazgeçerek Ukrayna'yı konuştukları, burada da iç karışıklık olduğu için teslim edilme endişesiyle buradan da vazgeçtikleri, son olarak 8 darbeci askerin Yunanistan'a gitmeye karar verdiği ve kendilerini burada bıraktıklarını söyledikleri aktarıldı.
İade dosyasında, Sinyal Baz İstasyonu verilerine göre sekiz darbeci askerin 16 Temmuz günü saat 10.40'da Riva'dan havalanarak, Sarıyer, Çatalca ve Tekirdağ üzerinden Yunanistan'ın Dedeağaç kentine iniş yaptıkları tespitine yer verildi.
Dosyada, yine şüphelilerin 15 Temmuz akşamı ve gecesi, HTS ve Sinyal Baz İstasyonu kayıtlarında Samandıra Hava Üssü'nden kalkış yaptıkları ve İstanbul'daki önemli noktalara askeri ve lojistik destek sağladıkları belirtildi. Marmaris'te olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik suikast girişiminde bulunan ekibin başında yer alan şüpheliler Kurmay Albay Ali Aktürk ile Kurmay Yarbay Davut Uçum'a ait telefon numaraları ile darbe girişimi sonrası Yunanistan'a kaçan dört askerin cep telefonuyla karşılıklık görüşmelerinin HTS kayıtları da dosyada yer aldı.
Haklarında, 'Darbeye teşebbüs', 'Cumhurbaşkanına suikast', 'Yağma' ve 'Kamu malına zarar verme' suçlarından yakalama kararı bulunduğu belirtilen dosyada şüphelilerin, Yunanistan'da yaptıkları savunmalarında darbe girişiminde yaralı taşımak için uçtuklarını söyledikleri hatırlatılarak, "Söz konusu helikopterlerin ambulans tip helikopterlerden olmadığı" belirtildi.
İade sosyasında, şüphelilere atfedilen suçlamanın, siyasi ya da askeri olmadığı vurgulanarak, Avrupa Sözleşmesi'nin ilgili maddesine atıf yapılarak, "Bir devlet reisinin veya aile efradından birisinin hayatına kastın siyasi bir suç sayılamayacağı düzenlenmiştir" denildi.
Adli yardımlaşma talebinin dayanağı olan sözleşmelerden örneklerin de eklendiği dosyada, "Şüpheliler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin taraf olduğu Uluslararası sözleşmelerde ve iç hukukumuzda ön görülen tüm yasal haklara sahiptirler" denildi.