Baykal, anayasa değişikliği teklifiyle ilgili Cumhuriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül'e şu değerlendirmeleri yaptı:
'BİR MECBURİYET VAR'
'NEDİR O? YARGILANMA KORKUSU'
Nedir o? Yargılanma korkusu. Yargılanmayı imkânsız hale getirmek istiyor. Çünkü büyük tartışmalı süreçlerden geçtik. 17-25 Aralık hâlâ tartışılıyor. Böyle bir manzara içinde bu paketin altında yargılanma korkusu olduğu net olarak görülüyor.
'15 ÜYESİNİN 13'ÜNÜ KENDİSİNİN ATADIĞI YARGININ MAHKEMESİ Mİ YARGILAYACAK?'
"İşte bu değişiklikle yargılanmayı imkânsız hale getirmek istiyor. Çünkü bu değişikliğe göre 600 milletvekilinden 400'ünün yargılanması yönünde karar alması gerekiyor. Cumhurbaşkanının bir siyasi partinin genel başkanı olduğu bir sistemde bu sayıyı bulmak imkânsızdır. 400 oy bulunsa bile hangi mahkeme yargılayacak? Bu değişiklikle 15 üyesinin 13'ünü kendisinin atadığı yargının mahkemesi mi yargılayacak? Dolayısıyla imkansızdır. Bu hukuk korkusudur, yargı korkusudur."
'7 HAZİRAN KABUSU'
Bu paket, aynı zamanda siyasetten de korktuklarını gösteriyor. 7 Haziran Erdoğan için bir kâbus, bir felaket. Öyle görüyor. İşte bu paketle 7 Haziran kâbusunu bir daha yaşamamayı güvence altına almak istiyor. 7 Haziran tablosu onu bu korku paketine mecbur ediyor. 7 Haziran tablosunun ortaya çıkarabileceği sonuçları engellemek istiyor.
'MUHALEFET ÇOĞUNLUĞU ALSA BİLE…'
'KİMSE HESAP SORAMAZ'
"Başkanlık sisteminin doğası gereği iki partili yapıya doğru gidileceği düşünülürse, 2 partiden birini elinde tutacak, bütçeyi hazırlayacak, kimse hesap soramayacak, toplumdaki dalgalanmalar parlamentoya yansıyamayacak. Tekrar 7 Haziran tablosu yaşansa bile iktidar elinde olacak. Yani bu paketin altında yargılanma korkusu, hesap verme korkusu demokrasi korkusu ve kâbus olarak gördüğü 7 Haziran'daki tabloyu yaratabilecek siyaset korkusu yatıyor."
'GELECEĞE İPOTEK KOYUYOR'
"Ne diyorlar paketi savunurken? İstikrarsızlık olacak. 15 yıldır iktidardasın, ne istikrarından istikrarsızlığından söz ediyorsun. 7 Haziran korkusu olduğu için milletin gelecekteki siyasi iradesine ipotek koyuyor, onu gasp ediyor."
'KÖPRÜDEN ÖNCEKİ SON ÇIKIŞTAYIZ'
"Meclis için köprüden önceki son çıkıştır. Kendi tarihine ihanet etme tehlikesiyle Meclis karşı karşıyadır. Bu Meclis, Türkiye'yi çağdaş bir demokrasiye değil, bir Ortadoğu diktasına götürebilecek bir anayasa hazırlamıştır. Buradan Kaddafi çıkar, Saddam çıkar, Esad çıkar, Mübarek çıkar. Buradan hiçbir şart altında demokratik bir ülkenin hesap veren sorumlu başkanı çıkmaz. Bu, Türkiye'ye bir Ortadoğu dikta rejiminin hukuki altyapısını getiren tekliftir.. Ne olur? İstikrar getirmez, huzur getirmez."