Son beyanı dinlenen Nazlıaka'nın avukatı Gökhan Candoğan, daha önce dosyaya kabul edilen bilirkişi raporu da dikkate alınarak müvekkilinin partiden ihracının iptali istemiyle açtıkları davanın kabul edilmesini talep etti.
CHP'nin avukatı Çağlar Çağlayan ise başka bir kararı örnek göstererek, bilirkişi raporuna itibar edilmemesini ve davanın reddi yönünde karar verilmesini istedi.
Avukatların ardından söz alan Nazlıaka, CHP avukatı Çağlayan'ın emsal gösterdiği kararın kendi dosyasıyla benzerliğinin bulunmadığını savundu. "Kendisine 'gazeteci' diyen birinin haberiyle partisinin lince uğradığını ve kendisinin de günah keçisi seçildiğini" söyleyen Nazlıaka, ihraç kararının kamu ve parti vicdanında bir karşılığı bulunmadığını öne sürdü.
Mahkemenin davayı kabul etmesiyle, 'ait olduğu yere, yuvası olarak gördüğü partisine döneceğini' söyleyen Nazlıaka, bir yıldır süren davanın kabulüyle parti vicdanında da kamu vicdanında da adaletin tesis edilmiş olacağını iddia etti.
Beyanları dinledikten sonra kararını açıklayan hakim Hatice Zerrin Gürkanlı, Siyasi Partiler Kanunu'nun 57. maddesi gereği, Nazlıaka'nın, CHP'den ihracının iptali talebiyle açtığı davanın kesin olarak reddine hükmetti.