ABD'nin yeni başkanı Donald Trump, 8 Kasım 2016'daki seçimden galibiyetle ayrılmasının ardından ilk kez İngiliz basınına konuştu. İngiltere'nin önde gelen gazetelerinden The Times'a röportaj veren Trump, 20 Ocak'ta görevi devralması sonrası Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e 'güvenerek yola çıkacağını', fakat bu güvenin ne kadar sürebileceğini zamanla göreceğini söyledi.
"We should be ready to trust Putin", says @realDonaldTrump in his first UK interview as president-elect https://t.co/bi7OFMtyhb pic.twitter.com/4TNeGwEzjx
— The Times of London (@thetimes) 15 Ocak 2017
'İNGİLTERE ZEKİCE DAVRANDI'
Trump'ın New York'taki çalışma ofisinde gerçekleşen röportaja İngiltere'nin Eski Adalet Bakanı Michael Gove da katıldı.
Brexit kampanyasının öncülerinden olan Gove'un İngiltere'nin ABD'ile serbest ticaret anlaşması konusunda ilk sırada yer alıp almayacağını sorması üzerine Trump, "Bence harikasınız, son derece iyi gidiyorsunuz" diye yanıtladı.
Trump göreve gelmesinin ardından ABD ve İngiltere arasında hızlı bir şekilde karşılıklı serbest ticaret anlaşmasının sağlanacağına işaret etti.
Donald Trump, in his first UK interview: 'I'll do a deal with Britain' https://t.co/ZYujCuYonl #tomorrowpaperstoday pic.twitter.com/a0frHcYuu2
— The Times of London (@thetimes) 15 Ocak 2017
'HERKES BENİM ÇILGIN OLDUĞUMU DÜŞÜNMÜŞTÜ'
ABD Başkanlığını devretmeye hazırlanan Barack Obama, referandum öncesinde İngiltere'nin, AB'den ayrılması durumunda Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı anlaşmasında taraf olmayacağına işaret ederek, İngiltere'nin ABD ile münferit bir anlaşma konusunda 'sıranın en sonunda' olacağını açıklamıştı.
'MERKEL EN ÖNEMLİ AVRUPALI LİDER'
Almanya Başbakanı Angela Merkel'in 'en önemli Avrupalı lider' olduğunu belirten Trump, "Avrupa Birliği'ne bakarsanız, Almanya var. Esasen Almanya için bir araç." ifadesini kullandı.
'ANNEMİN KRALİÇE'YE BÜYÜK SAYGISI VARDI'
Trump ayrıca, 16 yıl önce kaybettiği annesi Mary Anne MacLeod Trump'ın Kraliçe 2. Elizabeth'i çok sevdiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Seremonileri ve oradaki güzelliği çok severdi. Çünkü kimse bir İngiliz gibi yapamaz bunları. Kraliçe'ye büyük saygısı vardı ve onu çok severdi."