Cenevre'deki konferansın şekli ve katılımcıları konusunda garantör ülkelerin de katılımıyla tam anlamıyla 5'li bir konferans olduğuna işaret eden Akıncı, "Cenevre'de iki taraf da eşit şekilde yer aldı. Güvenlik Konseyi üyeleri yer almadı, 'Kıbrıs Cumhuriyeti'nin' temsiliyeti diye birşey olmadı. BM gözetiminde bugüne dek yürütülen iki tarafın pozisyonu neyse o şekilde başladı ve sürdü. AB'ye gözlemci statü verilmesi de iki tarafın onayıyla oldu, tek taraflı olmadı. Bundan sonra da AB'nin statüsü bu şekilde devam edecek" ifadelerini kullandı.
Akıncı, müzakerelerdeki güvenlik ve garantiler başlıklarında süreci sonuca götürecek bir formatla çalışmalar yapılacağını belirterek, tarafların pozisyonlarını ortaya çıkaracak bir çalışmanın ardından nihai kararı siyasi seviyede yeniden toplanacak konferansın vermesiyle bir sonuca gidilebileceğini vurguladı.
'REFERANDUM GÜNÜNÜ BEKLEMEK GEREK'
"Kıbrıs Türk halkının çok açık ve net şekilde Türkiye'nin güvencesinin devamını istiyor. Artık garantör ülkeleri de sürece iterek hep birlikte bu süreci bitirme ve sonuç alma heyecanını yaşarken sabırlı olmak ve referanduma giden bu süreci desteklemek, desteklenemiyorsa en azından referandum gününü beklemek gerek. Çünkü henüz ortada her şeyiyle bitmiş ve benim bile evet tamamdır 'hadi sandıklara gidip evet diyelim' diyeceğim bir metin henüz ortaya çıkmış değil. O noktaya gelene dek sabırlı temkinli ihtiyatlı olmak ve Kıbrıs Türk halkına destek olmak gerekir."