Birikim Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Ömer Laçiner, Anayasa değişikliğinin toplumun bir kesiminde kendi varoluş koşullarının yok edilmesi olarak algılandığını söyledi. Laçiner ‘Toplumun yarısında ciddi endişe yaratan bu değişikliği usulen yapabilirsiniz ve Meclis'ten geçirirsiniz. Ancak mesele usül meselesi değil bir esas meselesidir. Esas ise bize şunu söyler; Anayasa toplumsal bir konsensusu inşa etmelidir' dedi.
‘YA BİZİM İSTEDİĞİMİZ GİBİ YAŞARSINIZ YA DA YERSE!…'
Laçiner, AK Parti iktidarının sürecin başından beri topluma bir şekilde dayatma yaptığını belirterek ‘Sünni- Türk- Muhafazakar hayat tarzı, bu insanların ahlakı, egemenliği toplumun diğer kesimine dayatılıyor. AK Parti ‘de bu kesimin temsilcisi olarak duruyor ve diyor ki; ‘Ya bizim istediğimiz gibi yaşarsınız ya da siz bilirsiniz, canınız çekerse, yerseniz..' Laçiner, 2011 başından beri AK Parti'nin bu zihniyetle politika ürettiğini ve Anayasa ile de toplumu bu minvalde dizayn etmeyi kalıcı hale getirmeyi amaçladığını sözlerine ekledi.
‘TÜM KRİTİK MESELELERDE YANLIŞ KARARLAR ALAN BİR İNSANA OLAĞANÜSTÜ YETKİLER VERİLİYOR'
Anayasa değişikliğine yönelik itirazların ise esasen ‘ikinci sınıf vatandaş' olmayı reddetmek olduğunu belirten Laçiner, Türkiye'nin ciddi bir çatışma riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı'nın bu çatışma ve iç savaş riskine dair söylediği iddia edilen ‘ İç savaş çıkarsa ezer geçeriz' sözlerini de hatırlatan Laçiner konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
‘Şu ana kadar Türkiye'nin kritik meselelerinde aldığı bütün kararları yanlış çıkan bir insana, Recep Tayyip Erdoğan'a şimdi de olağanüstü yetkiler verilmek isteniyor. Irak, Suriye, Rusya, İsrail hepsinde duvara toslayan ve geri adım atmak zorunda kalan bir politika üretildi. Ekonomi ortada, Kürt meselesinin geldiği yeri görüyoruz. Peki AKP'liler bütün bu kritik konularda yanlış karar alan bir insana yeni ve sınırsız yetkiler verilmesinin Türkiye'yi nereye götüreceğini görmüyor mu? AKP'liler Türkiye'nin nereye gittiğini idrak etmeli, edemiyorlarsa yazık!'