MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Oktay Öztürk, 6 Ocak'ta TBMM düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin soruları üzerine söylediği bazı sözlerin bağlamından kopartılarak, bambaşka mecralara çekilmiş olduğu üzülerek müşahede ettiğini belirtti.
‘ZARURET' VE ‘İÇİMİZE SİNMEYEN ŞEYLER' SÖZÜ İLE KASTEDİLEN…'
Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan MHP'li Öztürk özellikle, bir soruya cevap verirken kullanmış olduğu "(…) bazen zaruretler hasıl olduğu vakit içimize sinmeyen şeyleri de yapmak zorunda kalıyoruz…" şeklindeki sözlerinin yarından itibaren TBMM Genel Kurulu'nda görüşmelerine başlanacak olan anayasa değişiklik teklifi ile ilişkilendirerek partisinin yıpratmak amacıyla kullanılmaya çalışıldığını kaydetti. Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu sözlerin devamında söylediğim sözlerden açıkça anlaşılmaktadır ki, kastedilen ülkemizin 15 Temmuz ihanet kalkışmasından beri yaşamakta olduğu, iç ve dış baskılarla şekillenen ve her gün yenileri eklenerek artan, her gün askerimizin, polisimizin ve sivil vatandaşlarımızın canına kasteden kanlı terör olayları nedeniyle yaşamakta olduğumuz olağanüstü durumdur.
Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli Bey'in Meclis grup toplantılarında ve değişik konuşmalarında sık sık vurguladığı gibi; ülkemiz her yönden derin ve tarihi bir hesaplaşmanın içinden geçmektedir. Her yeni gün yeni bir kaos ortamına gebe hale gelmiştir. Ülkemiz ve milletimiz Cumhuriyet tarihinin hiçbir döneminde yaşanmadığı kadar şiddetli bir beka sorunu ile karşı karşıyadır. Irak'ta ve Suriye'de milli menfaatlerimiz için bir savaşın içindeyiz. Oldubittilere karşı milletçe direnmekteyiz. Bir taraftan devleti habis bir ur gibi saran FETÖ'nün devletten temizlenmesi için uğraşmakta, diğer taraftan bu gelişmelerin devlet içinde yarattığı tahribattan kurtulmaya çabalamaktayız. Aynı zamanda Ortadoğu ve Türkiye'deki planlamaları bozulan küresel sistemin aktörleri tarafından iyice azdırılarak üzerimize salınan PKK ve IŞİD terör örgütlerine karşı yürütülen amansız bir mücadelenin içindeyiz.
Siyasetini her zaman ‘önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben' düsturu ile yapan MHP olarak ülkemizin içinde bulunduğu bu derin beka sorunundan bir an an evvel kurtulması, yaratılmaya çalışılan bu kaos ortamından birlik ve bütünlük içinde çıkılması için sorumlu bir siyaset yürütmekteyiz. Başta Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli olmak üzere, partimizin bütün yetkili ve sorumlu organları ve mensupları dikkatli bir dil kullanmakta, kardeşliğimizin pekiştirilmesi için elinden geleni yapmaktadır."
‘ÇİRKİN, YIKICI PROPAGANDA VE ALGI YÖNETİMİNİN AMACI…'
Öztürk, anayasa değişiklik teklifi çerçevesinde MHP ve mensuplarına yönelmiş bulunan ‘çirkin ve yıkıcı' propaganda ve algı yönetiminin amacının, MHP'nin ülkenin içinde bulunduğu bu zor durum karşısında güçlü bir liderlikle takındığı yapıcı, onarıcı, doğruyu gösterici muhalefet duruşu olduğunu söyledi.
MHP, Cumhuriyet'in temel esaslarından, üniter-ulus devlet anlayışından, laik-demokrasiden ve Türk milletinin egemenliğine sahip çıkmaktan asla vazgeçmeyeceğini kaydeden Öztürk, "Esas olan Türk milletinin iradesidir. Onun iradesinin tecelligâhı olan TBMM bu teklifi millete götürecek ve Türk milleti son sözü söyleyecektir. Bundan korkup kaçanlar, birtakım gizli mahfillerdeki pazarlıkların piyonu haline gelenler tarih önünde sorumlu olacaklardır ve bir gün bunun hesabını Türk milletine vereceklerdir" dedi.
Bahçeli'nin yanında yürümeye devam edeceklerini kaydeden Öztürk, oyunun rengini de "Bilge Liderimiz kamuoyunun önünde, oylamadaki tavrının ne olacağını net bir şekilde beyan etmiştir. MHP liderinin yolu, yolumuzdur. MHP milletvekilleri liderlerinin yanında yılmadan yürümeye devam edeceklerdir" sözleriyle dile getirdi.