Cezaevi çıkışında konuşan Erdoğan, kendisine yönelik baskıların durmadığını belirterek, bu baskıları ‘Amok koşusu’na benzetti.
Evrensel’in haberine göre Erdoğan şöyle devam etti: “Gideni de suçlayamayız, kalanı da suçlayamayız. Gitmek son seçenek. Yurt dışı ya da Avrupa’da yaşamak gibi bir özlemim yok. Ama insan boğazına bıçak dayandığında şarkı söyleyemiyor. Bu şartlarda edebiyat yapılır mı bilmiyorum. Şortla gece yatarken evime özel timler silahlarla, çelik yeleklerle baskın yaptı. Onlar da şaşırdı herhalde” diyerek sözlerine devam eden yazar, cezaevinin kendisi için önemli bir deneyim olduğunu belirtti.
'KÜRT MESELESİNDE KENDİMİ ASLA ÖNEMLİ BİR FİGÜR OLARAK GÖRMEDİM'
'BU DESTEĞİ HAYAL BİLE EDEMEZDİM'
Erdoğan, "Basını, entelektüelleri niye bu kadar ciddiye alıyor? Aslında bizi serbest bıraksa kolayca etkisiz hale getirebilir. İlla faşizan yöntemlerle basın susturulamaz, birçok yöntemi var ama darbe dönemine benzer bir dönemden geçtiğimiz aşikar. ‘Kim olursan ol herhangi bir güvencen yok, hapse atılabilirsin’ fikrini yaratmaksa amaçları bence başardılar. Binlerce insan bana destekte bulundu, hayal bile edemezdim bu desteği" diye konuştu.
Yurt dışı çıkış yasağı hatırlatılan Erdoğan, ‘zorda kalmadıkça’ yurt dışına gitmeyi istemeyeceğini söyledi.