CHP tarafından dile getirilen ‘rejim değişikliği' değerlendirmesine de cevap veren Prof. Kuzu, "Rejim değişikliği falan yok; bu bir hükümet modeli değişikliği. Böyle bir şeyin rejimle zaten ilgisi yok. Tamamıyla anayasayı kötülemek için çamur atmak için uğraşıyorlar. CHP başkanlık sistemi gelirse bir daha seçilemem korkusu yaşıyor. Sanki 60 yıldır iktidar oluyor gibi" diye konuştu.
Burhan Kuzu'nun Yeni Akit gazetesine verdiği mülakat söyleşi şöyle:
Yeni anayasa çalışmalarında sona gelinirken, halkın desteği ne durumda?
Elimizdeki anketlerde durum yüzde 55-56 civarındaydı. En son ankette yüzde 61 civarında bir destek söz konusu.
AK Parti ile MHP'nin uzlaştığı ve yakın bir zamanda halkın önüne gelecek olan yeni anayasa halka ne getirecek?
Bu paketin içindeki detaylardan ziyade bize ne getiriyor sorusunun cevabı önemli. Koalisyon dönemlerindeki o yokluklar, kuyruklar istikrarsızlıktan kaynaklanan tablolar, koalisyon alışverişleri dediğimiz perişanlıklara ömrü billah paydos. Artık Türkiye'de koalisyon riski olmayacak. Başkanlık istikrar garantisidir. İki başlılık dediğimiz Başbakan ve Cumhurbaşkanı arasındaki sürtüşmeden doğan problemlere de paydos. Bizim için ve millet için bu iki mesele tek başına yeter. Gerisi teferruat. Bu modelin bize getireceği ömrü billah istikrardır. Sandığa gidersin hükümet çıkar.
Başkanlık yeni 15 Temmuzları engeller mi?
Başkanlık modeli dağınık olmayan bir sistem. İstihbarata doğrudan başkanın teması olan bir model. Etrafında çok sayıda ofis var. Bu ofislerin her biri değişik devletleri değişik kurumları takip eden dolayısıyla da başkana sürekli bir bilginin aktığı yer. Bu manada bu tarz girişimlerin farkına varılır mı dersen evet derim. Başkanlık sisteminde yeni 15 Temmuzlar olsa bile, olduğu an tedbir almak kolaylaşır. Esas olan da budur. 15 Temmuz'da Cumhurbaşkanı Erdoğan baştaydı çabuk toparladık. Halk sokağa indi, liderine güvendi ve engelledi. Düşünün koalisyon olsa, 15 Temmuz'a karşı mücadele etmek sıfır olurdu. Dolayısıyla o manada doğru. Bir olma ihtimalini zayıflatır. Olsa bile olduğu an tedbir almak kolaylaşır. Bu sadece darbeler için değil her türlü kriz için geçerlidir.
Gündemde idam cezası tartışmaları var. İdam cezası gelirse FETÖ'cü darbecilere uygulanır mı?
Darbe suçlarını devamlı suçlar kapsamında ele alan hukukçular var. Deniliyor ki, darbe suçu devam eden suçlar grubuna girer. Yansımaları halen devam ediyor. O nedenle darbe suçu devam eden suç olduğu için uygulanabilir diye yorumlar var.
Özellikle CHP tarafından vurgulanan bir rejim değişikliği iddiası var. Siz neler söyleyeceksiniz?
Rejim değişikliği falan yok. Bu bir hükümet modeli değişikliği. Böyle bir şeyin rejimle zaten ilgisi yok. Değişmez maddeler orada duruyor. Tamamıyla anayasayı kötülemek için, çamur atmak için uğraşıyorlar.
Bize has, bizim değerlerimizi yansıtan bir model diyebilir miyiz?
Bizim anayasamız dünyadaki örnekleri incelenerek ve esas alınarak hazırlanmış bir karma Türk modelidir. Başkanlıkta Hz. Mevlana modeli önemlidir. Kollarını açacaksın bütün halkı kucaklayacaksın ve ne olursan ol gel diyeceksin. Bunu yapan kazanır başkanlıkta.
Sizce CHP yeni anayasaya ve başkanlık sistemine neden bu kadar karşı?
Başkanlık sistemi gelirse bir daha seçilemem korkusu yaşıyor. Sanki parlamenter sistemde 60 yıldır iktidar oluyor gibi.
Parlamenter sistem dünyada miadını doldurmuştur diyebilir miyiz?
Parlamenter sistem kokuşmuş bir İngiliz sistemidir. Tarihi miadını doldurmuştur.
Cumhurbaşkanını halkın seçmesi de başkanlık sistemini bu ülkenin istediğini gösterir değil mi?
Bir ülkede devletin en tepesindeki ismi Cumhurbaşkanını halk seçiyorsa, başkanlık sistemi için en büyük adım zaten atılmıştır.