DW Türkçe’ye konuşan düşünce kuruluşu Atlantik Konseyi’nin uzmanlarından emekli büyükelçi Herbst, “Pakistan’da en önemli kurumların başında yer alan ordu, geleneksel olarak seküler bir yapıydı. Ama zaman içerisinde, kısmen İslamcılaşan ve radikalleşen genç askerlerin terfi edip yükselmesiyle ve üst kademelere gelmeleriyle bu yapı değişti. Türkiye’de bu yaşandı demiyorum ama bir ölçüde buna benzer bir duruma tanıklık ediyor olabileceğimizi düşünüyorum. Böyle bir gelişmenin Türkiye’nin geleceği ile ilgili çok ciddi sonuçları olacaktır” dedi.
‘TÜRKİYE, SUİKASTIN ARKASINDA ABD OLDUĞU VARSAYIMIYLA HAREKET EDERSE, İLİŞKİLER KÖTÜLEŞİR’
Suikastle ilgili olarak ABD’nin sorumlu tutulmasıyla ilgili de konuşan emekli büyükelçi, “Türk hükümeti, suikast ile ilgili olarak ABD ve CIA'yi suçlamak istediği kanaatine varıp, bu yönde hareket etmediği müddetçe Türkiye-ABD ilişkilerinin etkileneceğini düşünmüyorum. Gülen, Türkiye ile ABD arasında anlaşmazlık konusu olmayı sürdürüyor. Kimilerinin Gülen'i bu suikasttan sorumlu tutması, Türk hükümetinin de bu yönde düşünmesi ve bu varsayım üzerinden hareket etmesi, Türkiye-ABD ilişkilerinin daha da kötüleşmesine yol açacaktır. Bu Gülen mevzusu Ankara ile Washington arasında çetin konulardan birini oluşturuyor ve bu böyle olmaya devam edecektir” ifadelerini kullandı.