Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
'SUİKASTÇİ, FETÖ'CÜ, BU KESİN'
- Yetiştirdiği yerden tut, onlar bunu gösteriyor. Şunu açık net söylemek zorundayım. Maalesef tabi silahlı kuvvetlerimizin içerisinde olduğu gibi, polis teşkilatımızın içinde de ne yazık ki bu kirli örgüt hala var. Bunların temizlenmesi de tabi ki devam ediyor, devam edecek. Bu hassasiyetle devam etmek durumundayız. Onun için Rusya'nın Türkiye'deki büyükelçisi merhum Karlov'un böyle bir suikasta kurban gidişi gerçekten bizleri üzmüştür. Zira şu 3 yıllık görevi esnasında müstesna diplomatlardan bir tanesi olarak ben kendisini gördüm tanıdım.
- Öbürü tabi bedeli ödedi. Bazıları spekülasyon yapıyorlar, neden canlı yakalanmadı diye. Bedel ödendiğinde de İstanbul'da olduğu gibi, 5 tane polis üzerine gitti, bir kişi orada beş polisimizi şehit etti. Bunlar o andaki ruh halidir, o andaki tasarruf halidir. Bu tasarruflarda bazen başarılı olursunuz, bazen başarısız olmayabilirsiniz.
- Burada da tabi vuran arkadaşımız, kendi elini tekrar öbür tarafa sallayınca, buradan bomba mı çıkaracak endişesiyle kalkıp onu orada vurma durumunda kaldı. Bundan sonraki süreci de tabi şu anda Rusya'dan gelen soruşturma heyetiyle bizim soruşturma heyetimiz birlikte soruşturmayı yürütüyorlar.
- Şu üç yıllık Türkiye'deki görevi esnasında müstesna diplomatlardan bir tanesi olarak ben kendisini gördüm, tanıdım. Türkiye'nin iç işlerinde hiçbir zaman müdahil olmamış tam aksine 'Türkiye-Rusya münasebetlerini daha iyi bir noktaya nasıl taşırım' bunun gayreti içerisinde olmuş bir diplomattı, bundan dolayı kendisine tekrar rahmet diliyorum. Bundan sonraki süreci de tabii şu anda Rusya'dan da biliyorsunuz gelen soruşturma heyetiyle bizim soruşturma heyetlerimiz birlikte çalışmalarını yürütüyorlar. Birlikte bu çalışmayı yapmak suretiyle de temenni ediyorum ki en kısa zamanda bir neticeye varılacak. Bu kişinin yurt dışındaki bağlantıları nelerdir, buna yönelik de bazı ipuçları var. Şu anda Milli İstihbarat Teşkilatımız, diğer soruşturma birimlerimiz, çalışmaları sürdürüyor. Nihai neticeyi de tabi neticelendikten sonra açıklayacağız.
Erdoğan'ın açıklamalarından diğer satır başları şu şekilde:
'ARNAVUTLUK'UN YAPICI POLİTİKALARINI DESTEKLİYORUZ'
- Arnavutluk'un AB ile bütünleşme sürecinde kaydettiği ilerlemeyi yakından takip ediyoruz. Yargı reformu kapsamında atılan adımların sonuçlanmasını bekliyoruz. AB'ye büyük katkı sunacağını düşünüyorum. Balkanlar'ın barış ve istikrarı için kilit bir ülkedir. Türk firmalarının Arnavutluk'taki yatırımları 3 milyar dolara, istihdam gücü ise 9 bin kişiye ulaştı. Her iki ülkenin milli güvenliği için tehdit oluşturan FETÖ ile mücadele konusunu görüştük. Sayın Nishani'ye FETÖ ile mücadelede destekleri için ayrıca teşekkür ediyorum. Arnavutluk topraklarının Türkiye'ye tehdit teşkil eden unsurlarla mücadelesi haklı beklentimizdir. Arnavutluk emniyeti ile işbirliği içerisindeyiz. Ülkemiz tecrübelerini Arnavutluk'la paylaşmaktadır. Bu anlamda eğitim programları düzenliyoruz.
Özellikle doğup büyüdüğü mahallede çok Arnavut komşusu bulunduğunu, onlarla beraber büyüdüğünü anlatan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Hatta Allah rahmet etsin, bizim bir Suat ablamız vardı, Arnavut. Kısmen onun elinde de büyüdüm diyebilirim. O denli biz böyle kaynaşmıştık, böyle bir durumumuz söz konusuydu ve bulunduğumuz bölge de bostanlar bölgesiydi. Bölge hep bostanlıktı. Bütün yeşillikler oralarda yetişirdi, salatalıklar, her şey. Oralarda da Arnavut kardeşlerimiz vardı, o bostanlıkları onlar işletirdi, onlar çalıştırırdı. O günden bugüne tanıdığım bildiğim ve şu ana kadar ülkemde onların olumsuz hiçbir şeylerini görmedim, bilmiyorum. Hep dayanışma içerisinde olduk, hep beraber yaşadık, bugünlere beraber geldik. Bundan sonra da inanıyorum ki yine aynı sevgi, saygı içerisinde geleceğe yürüyeceğiz."
Herhangi bir sıkıntı olmadığını dile getiren Erdoğan, "Gayet iyiyiz. Çocukluğumuzdan bu yana, şu anda da öyleyiz. İstanbul Bayrampaşa, İstanbul Küçükçekmece bizim bütün Arnavut vatandaşlarımızın gerçekten huzurlu, müreffeh olduğu yerlerdir. Kendilerinden memnunuz, mutluyuz. Sağ olsunlar bu ülkede onlar hiçbir zaman bir ayrılık sebebi olmamıştır, hep birlik, beraberlik içinde yaşamıştır." diye konuştu.
Erdoğan'ın açıklamalarının ardından Arnavut gazeteci Türkiye ile bir bağı bulunduğunu belirterek, dedesinin Çanakkale Savaşı'nda şehit olduğunu söyledi. Muhabirin bu sözleri salondakilerce alkışlanırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan da "Sağ olun, Allah rahmet etsin" dedi.
- Ülkemizde yaşayan Arnavut kökenli kardeşlerimiz bizler için kültürel zenginliktir. Namazgah cami iki ülke arasındaki dostluğun nişanesi olacaktır. Ortak gayretlerimizle bu camiyi bitirip kardeşlerimize hediye edeceğimizi umuyorum.
- Kosova'nın tanınmasına yönelik desteğimiz sürecektir. Önümüzdeki hafta Kosova Cumhurbaşkanı misafirim olacaktır. Gazi Mustafa Kemal'in söylediği gibi biz Arnavut milletini severiz. Kardeş tanırız, kendimizden uzak görmeyiz."
- Özellikle doğup büyüdüğüm mahallede çok Arnavut komşularım vardı. Onlarla beraber oynaşarak büyüdük. Hatta Allah rahmet eylesin bir komşumuz vardı Arnavut, onun elinde büyüdüm diyebilirim. Bulunduğumuz bölge de bostanlar bölgesiydi. Bölge hep bostanlıktı. Yeşillikler orada yetişirdi. Oralarda da Arnavut kardeşlerimiz vardı. O bostanlıkları onlar işletirdi. O günden bugüne tanıdığım bildiğim, onların ülkemde olumsuz hiçbir şeyini görmedim. Hep dayanışma içerisinde olduk. Bugünlere beraber geldik. Bundan sonra da aynı sevgi saygı içerisinde geleceğe yürüyeceğiz
- Herhangi bir sıkıntı yok. İstanbul Bayrampaşa, Küçükçekmece Arnavut vatandaşlarımızın huzurlu olduğu yerlerdir. Kendilerinden memnunuz, mutluyuz, bu ülkede onlar hiçbir zaman bir ayrılık sebebi olmamıştır. Hep birlik ve beraberlik içinde yaşamışlardır.
Arnavutluk Cumhurbaşkanı Bujar Nishani, Türkiye'deki Arnavutların gelenek ve kültürlerini koruyarak ülkede saygın bireyler olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Türkiye'deki Arnavutluk toplumu iki halkın, iki ülkenin dostluk köprüsüdür. Her zaman ilişkilerin daha dinamik hale gelmesi için de teşvik edici bir unsur olacaktır" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile resmi ziyaret için Türkiye'de bulunan Arnavutluk Cumhurbaşkanı Nishani, baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Nishani, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Türkiye ziyaretinde kendilerine gösterilen sıcak misafirperverlik ve ülkesi için sarf ettiği güzel sözler nedeniyle teşekkürlerini ileterek, "Dün yapılan Avrasya Tüneli açılış törenine davet edildiğim için de çok teşekkür ediyorum. Bu sadece Türkiye için değil, bizim için de çok önemli bir tarihi ana şahitlik ettik" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptıkları görüşmelerde güvenlik ve barış konularını ele aldıklarını belirten Nishani, ülkesinin, İstanbul'da ve Türkiye'nin diğer şehirlerinde meydana gelen terör saldırıları karşısında Türkiye ile dayanışma içinde olduğunu belirterek, şehitler için başsağlığı diledi.
Nishani, Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov'un silahlı saldırı sonucu öldürülmesine ilişkin, "Gerçekten çok korkunç bir hareket. Arnavutluk bunu büyük bir şiddetle kınıyor ve Rus makamlarına başsağlığı diliyor" ifadesini kullandı.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimini de kınadığını belirten Nishani, "Sayın Cumhurbaşkanına demokratik yollarla başa gelen Türk hükümetini ve kurumlarını yıkmak isteyenler karşısında bu darbenin etkilerinin üstesinden gelmek için dayanışma duygularımızı ifade ettik" diye konuştu.
Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılara kapılarını açtığının altını çizen Nishani, Türkiye'nin olağanüstü bir durumla karşı karşıya olduğunu ve sığınmacılar için gösterdiği çabalara herkesin destek vermesi gerektiğini vurguladı.
'İSTİHBARAT ORTAKLIĞIMIZ DA ARTMALI'
Görüşmelerde ikili ilişkilerin de ele alındığını belirten Nishani, "İki ülke arasındaki dostluk ve kardeşlik, tarihi ve geleneksel dostluk mükemmel seviyede. Bugün iş birliğimiz azami seviyede. Sayın Erdoğan ile bu ortak irademizi, stratejik iş birliğimizi geliştirmek ve daha ileriye götürmek için, ticari ve ekonomik iş birliğimizi artırmak için bir araya geldik" şeklinde konuştu.
Nishani, Türkiye'nin ülkesine altyapı, sağlık ve tarım alanlarında verdiği desteğin yanı sıra, Türk İş birliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) aracılığıyla güvenlik personeline verilen eğitim desteği için de teşekkürlerini iletti.
İki ülkenin iş birliği potansiyeline dikkati çeken Nishani, "Türk yatırımlarını Arnavutluk'ta daha fazla görebilmemiz için çok şey yapmamız gerek. Özellikle enerji, lojistik, altyapı ve diğer alanlarda yatırımlar yapılmasını bekliyoruz" dedi. Türkiye ve Arnavutluk'un NATO'da ve terörle mücadele konularındaki iş birliğine de dikkati çeken Nishani, iki ülke arasındaki güvenlik ve istihbarat ortaklığının artması gerektiğini vurguladı.
Balkanlar'da barış ve istikrarın çok önemli olduğunu belirten Nishani, "Kosova'nın, bu genç devletin güçlendirilmesi ve bağımsızlığının dünyadaki diğer devletler tarafından tanınması konusunda iş birliğimiz devam edecektir" ifadesini kullandı.
'KAPINIZI AÇIK TUTTUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜRLER'
Nishani, bir gazetecinin görüşmelerde Türkiye'deki Arnavut toplumunun da ele alınıp alınmadığını sorması üzerine, Türkiye'nin, topraklarından ayrılmak zorunda kalan Arnavutlara her zaman kapısını açık tuttuğunu belirterek, "İhtiyaç duyduğumuzda kapınızı açık tuttuğunuz için teşekkür ederiz" yanıtını verdi.
Türkiye'deki Arnavutların ülkeye entegre olduklarını ve yaşadıkları ülkeye katkı sağladıklarını vurgulayan Nishani, sözlerini şöyle tamamladı:
"Genç nesiller bu ülkenin saygın bireyleri olarak aynı zamanda kendi kökenlerini ve ulusal kültürlerini de taşımışlar. Türkiye'deki Arnavutluk toplumu iki halkın, iki ülkenin dostluk köprüsüdür. Her zaman daha dinamik ilişkilerin gelişmesi için de teşvik edici bir unsur olacaktır. Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere Türk makamlarına bu Türkiye'de yaşayan Arnavutluk kökenli toplumun kendi kökenlerini, geleneklerini, kültürlerini tanıtması noktasında teşekkür ediyorum. Türkiye'ye gelen Arnavutların burada saygın bireyler olmalarından biz de memnuniyet duyuyoruz."