Zirvede ilk olarak göç konusu görüşüldü. Bu kapsamda, 18 Mart'ta AB ve Türkiye arasında varılan mutabakat gündeme geldi. Sonuç bildirisinde konuya ilişkin, "AB Konseyi, AB-Türkiye mutabakatına olan bağlığını yineler ve tüm unsurlarının ve tam ve ayrım yapılmadan uygulanmasının önemini altını çizer" ifadesi kullanıldı.
Mutabakat uyarınca, Gümrük Birliğinin güncelleştirilmesi için 2016 yılı sonlarına doğru resmi müzakerelerin başlaması gerekiyor. 2017'ye sayılı günler kalmasına rağmen, bu konudaki çalışmalar tamamlanmadı.
MÜZAKERELER GÜNDEME GELMEDİ
Zirvede, Türkiye ile üyelik müzakereleri konusu gündeme getirilmedi ve Avrupa Parlamentosunun 'üyelik müzakerelerinin geçici olarak dondurulması' yönündeki tavsiye kararına atıfta bulunulmadı.
Kıbrıs Cumhuriyeti lideri Nikos Anastasiadis, zirvede AB devlet ve hükümet başkanlarını Kıbrıs meselesindeki son gelişmeler konusunda bilgi verdi.
Zirvenin sonuç bildirisinde AB Konseyinin devam etmekte olan Kıbrıs'ın birleşmesine dönük sürece desteğini yinelediği vurgulanarak, "AB, Kıbrıs'ın anlaşma sonrası da üye ülke olarak kalmayı sürdüreceğini dikkate alıyor ve 12 Ocak 2017'de Kıbrıs konusunda yapılacak Cenevre Konferansına katılmaya hazırdır" değerlendirmesinde bulunuldu.
SIĞINMACI ANLAŞMASINDA GELİNEN SON NOKTA ANALİZ EDİLDİ
AB Komisyonunun 8 Aralık tarihli raporuna göre, 21 Mart itibariyle Türkiye'den Yunanistan'a geçen sığınmacıların iade edilmesinin öngörüldüğü mutabakat sayesinde, günlük geçişler 6 binden ortalama 81'e düştü.
Mutabakatta, AB ülkelerince 72 bin sığınmacının alınması kayda geçirildi. Ancak son rapora göre, Türkiye'den 72 bin yerine sadece 2 bin 761 Suriyeli sığınmacı AB ülkelerine yerleştirildi. Anlaşma uyarınca Türkiye'ye gönderilen sığınmacı sayısı ise 748 oldu.
Günlük geçişler 'ciddi ve sürdürülebilir şekilde' azalmasına rağmen, söz verilenin aksine üye ülkelerin gönüllülük esası çerçevesinde Türkiye'den sığınmacı almasını öngören Gönüllü İnsani Kabul Programı devreye sokulmadı.
AB'nin söz verdiği ancak yerine getirmediği diğer bir konu da sığınmacılar için yapılacak maddi katkı oldu. Mutabakatta 2016-2017 için 3 milyar avro, 2018 için de artı 3 milyar avroluk katkı kayda alındı. Buna karşın, 5 Aralık'a kadar "söz verilen/karar verilen" para miktarının 2,2 milyar avro olduğu belirtilirken, gerçekte transfer edilen para miktarı 677 milyon avroda kaldı.
VİZE SERBESTİSİNDE 'TERÖR' ISRARI
Mutabakatta yer alan 'haziran sonuna kadar vizelerin kaldırılmasına' dair maddede ilerleme sağlanamıyor. Rapora göre, Ankara, 72 şarttan geriye kalan 7 şartı henüz yerine getirmedi. Bunlar arasında yer alan terörle mücadele kanununda değişiklik en çok sorun oluşturan kriter olarak öne çıkıyor.
Mutabakatta, 'Türkiye ve AB'nin terörle mücadelenin önceliğini koruduğunu bir kez daha teyit ettiği' ifadesine yer verilse de Brüksel, Türkiye'yi bu konuda desteklemek bir yana, terör örgütleri PKK ve FETÖ ile mücadele kapsamında aldığı önlemler nedeniyle sık sık eleştiriler yöneltti.