Rusya ile 'İslam dünyası' arasındaki ilişkilerin bugünkü hali; bölgenin siyasi, ideolojik ve kültürel gelişimi; ekonomik ve sosyal evrimin sorunları; tarihsel konular ile İslam’ın toplum ve siyaset içindeki rolü başlıklarını kapsayan etkinlik dahilinde, Suriye sorunu ve Türkiye'nin krizdeki rolü de farklı açılardan değerlendirilen ve en çok tartışılan konulardan biri oldu.
Suriye krizinde bölgesel aktörlerin rolü ile ilgili sunum yapan Şarkiyat Enstitüsü Çağdaş Doğu Ülkelerinin Genel Sorunları Araştırma Merkezi’nin kıdemli araştırma görevlisi Dr. Vladimir Ahmedov, Rusya ile Türkiye arasında Ankara’da yapılmakta olan Suriye ile ilgili görüşmeler hakkında şunları söyledi.
"Bence Ankara’da üç haftadır devam eden görüşmelerin sonuçlarından biri, Halep’te savaşan birtakım örgütlerin anlaşılması zor davranışları oldu. Örneğin Ahrar'uş Şam örgütü Halep’in doğu bölgelerinden beklenmedik bir şekilde vazgeçti. Aynı şekilde Ceyş'ül Fetih’in pozisyonlarının geleneksel olarak güçlü oluğu Halep’in batı ve güney bölgelerinde neredeyse hiçbir gelişme olmadı. Daha çok Halep’in doğusunda, yani El Nusra ekiplerinin bulunduğu yerlerde çatışmalar sürüyordu. Bütün bunlar, pekala Ankara’daki görüşmelerin sonucu olabilir. Bence bu, olumlu bir gelişme. Cephedeki durumlar Şam’ın lehine değişmeye başladı."