Cumhuriyet'ten Kemal Göktaş'ın haberine göre, yangında kurtulan Y.K'nin babası M.K, Aladağ Cumhuriyet Savcısı Yakup Yılmaz'a 1 Aralık'ta verdiği ifadede kızı Y.K'yi 2016 yılında başka bir yurda kaydettirmek istediğini ancak yurdun yetişmediğini söyleyen M.K, şunları anlattı:
"Benim kızımı Aladağ Özel Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu'na kaydetmek istediler, biz başta 23 veli olarak bu durumu kabul etmedik. Bu nedenle Aladağ Belediye Başkanı Mustafa Akgedik'in, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Aktaş'ın ve kaymakamlıkta çalışan Y.D'nin yanına giderek yurt ayarlamasını istedik. Belediye Başkanı ile İlçe Milli Eğitim Müdürü bize başka yer ayarlayacaklarını söyleyerek Aladağ Özel Kız Öğrenci Yurdu'na kızlarımızı vermememizi söylediler. Buna rağmen Y.D. ‘Kızlarınızı bu yurda verin, herhangi bir sorun olmaz. Sorun olursa sorumlusu benim' dedi. Daha sonra kızlarımızı alarak hep beraber Y.D. ile yurda gittik, yurda kızlarımızı kaydettirdik. Benim aracım olmadığından ve köyümün uzak olması nedeniyle kızımı bu yurda verdikten sonra kontrole gelemedim."
M.K. yangın sebebiyle kızının yaralandığını ve ölümden döndüğünü de söyleyerek şüphelilerden şikâyetçi olduğunu ve uzlaşma istemediğini belirtti.
M.K'nin şikâyetçi olmasına rağmen kızı Y.K. ile birlikte aynı gün ifade veren 6 çocuğun da şikâyetçi olmaması dikkat çekti. Adana Barosu Çocuk Hakları Komisyonu üyesi avukatların bazı dernek ve sanık avukatları hakkında çocuklara ifade baskısı yaptıkları gerekçesiyle baroda inceleme başlatılmasını talep edecekleri belirtildi.