Hafta dövizin tarihi rekora ulaşmasıyla kapanırken Yavuz Oğhan Bidebunudinle programında ekonomistlerle konuştu.
YILDIRIM: PİYASALAR CUMHURBAŞKANI'NDAN DUYMAK İSTEDİĞİNİ DUYAMAYINCA TEPKİ GÖSTERİYOR
'FİNANS SEKTÖRÜ HAKKINDA ASIL KONUŞMASI GEREKENLER DIŞINDA HERKES KONUŞUYOR'
Yıldırım, ekonominin ekonomi aktörlerine bırakılması gerektiğinin altını çizerek ‘Herkes finans sektörünün işine karışıyor. Oysa ki kur politikası teknik ve matematiğe dayalı bir konudur. Dolayısıyla bunu yönetmesi gereken Ekonomi Bakanı ve Merkez Bankasıdır. Anlaşılan o ki Mehmet Şimşek kendisinde yetki göremediği için sükunetini koruyor. Merkez Bankası'na gelirsek, genel müdürü hükümet tarafından atanmasına rağmen o da susuyor. Yetkilerini kullanmıyor ya da kullanamıyor' dedi. Yıldırım; ‘yastık altındaki dolarları bozun, altına çevirin' sözlerinin reel piyasada karşılığı olmadığını sözlerine ekledi.
Faiz artımına gitmenin ekonomi için elimizdeki yegane silah olduğunu belirten Yıldırım, "Faiz karşıtı söylemler işi iyice çıkmaza sokuyor. Merkez Bankası bir faiz artışı yaptı ancak ikincisini yapması zor görünüyor. Öte taraftan faizler düşsün demekle her zaman faiz düşmez. Bunun piyasa koşullarının oluşması gerekir. Ve bugün bu ortam yok" ifadelerini kullandı.
'SICAK PARA YAKIYOR. YANIYORUZ'
Yıldırım, AK Parti'nin iktidara geldiği yıllarda küresel iklimin ekonomik gelişmeler için çok uygun olduğunu fakat gelen kaynağın doğru kullanılmadığını belirtti. Yıldırım "O dönem gelen paralar çeşitli reformlar yapmak üzere kullanılmadı. Hemen hemen hepsi inşaat sektörüne yatırıldı. Eğitim, teknoloji gibi ekonomiyi döndürecek sektörler hep göz ardı edildi. Ve bu günlere geldik. Şimdi geçmişteki güzel günler bitti. Sıcak parayla oynamanın en vahim evresindeyiz. Çünkü sıcak para artık girmiyor, çıkıyor ve çıkarken de yakıyor. Şu anda yanıyoruz" şeklinde konuştu.
SÖNMEZ: KRİZ EKONOMİK DEĞİL, POLİTİK. ÇÖZÜM DE ANCAK POLİTİK OLUR
Sönmez, Türkiye ekonomisin dış kaynakla döndüğünü unutmamak gerektiğinin altını çizdi. Sönmez şöyle konuştu: Dış kaynakla dönen bir ekonomik sistemde dışarıyı ciddiye almalısınız. Avrupa Parlamento'sunun Türkiye demokrasisine ilişkin tavrı önemli. Uluslar arası sistem sizden hukuk devleti olmanızı bekliyor. Yargı bağımsızlığı istiyor. Mülkiyet hakkı istiyor. Türkiye ne yapıyor? Gazetecileri hapsediyor, 6 milyon oy alan bir partinin başkanlarını hapse tıkıyor, belediyelerine kayyum atıyor. Bu koşullarda sermaye için güven tesis etmeniz mümkün değil."
Türkiye'nin içine girdiği krizden çıkmasının yolunun politik dönüşümle mümkün olacağını söyleyen Sönmez; "OHAL'in kalkması yetmez, tutuklu vekiller, belediye başkanları, gazeteciler, yazarlar bırakılacak. Tüm bu süreçte yaşanan hukuksuzlukların tekerrür etmeyeceğinin güvencesi verilecek ancak bu şekilde ekonomi düzelme yoluna girebilir" dedi.
'TÜRKİYE IMF'NİN KAPISINI AŞINDIRACAK'
Sönmez, ekonominin daha da kötüye gideceğini ifade ederek Türkiye'nin şu anda yatırım notunun 100 üzerinden 44 olduğunu söyleyerek ‘ Şu anda Bangladeş, Karadağ, Gürcistan gibi ülkelerle aynı kategorideyiz" dedi. Sönmez ayrıca "Dolar bundan sonra her gün 5 ila 10 puan arasında artış gösterecek. Türkiye 2017 ortasında borç bulabilmek için IMF'in kapısını aşındıracak ‘Bize para verin ne isterseniz yaparız' diyecek" şeklinde konuştu.
Sönmez, yaşanan olumsuzluklarda ‘üst akıl' söylemlerinin artık alıcısı olmadığını da belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Artık yemezler! Bu söylemlerle ancak kendilerini avuturlar."
SAĞLAM: MEHMET ŞİMŞEK KÜSTÜ. BÜTÜN İŞ NURETTİN CANİKLİ'DE
'PİYASALAR BAŞKANLIK SİTEMİNDEN TEDİRGİN'
Sağlam'ın altını çizdiği bir diğer konu ise Başkanlık sistemi oldu. Piyasaların, Başkanlık sistemini risk olarak gördüğünü ifade eden Sağlam "Zira Başkanlık sistemini piyasalar, içeride yaşanan gerilimin artması, Kürt meselesinin çözümden biraz daha uzaklaşması, baskı artışı olarak yorumluyor" dedi.
Hükümetten beklentisini yaşanan krizin farkında olduğuna dair açıklamalar ve hamleler olduğunu belirten Sağlam; "Hükümet şok tedbirler alması gerekirken, frene basmalıyken tam gaz gidiyor" dedi. Sağlam, gidişata ilişkin umutlu olmadığını da sözlerine ekledi.