TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısında konuşan Yıldırım, şunları söyledi:
AB hikayemiz TÜSİAD'dan daha önce, tarih daha eski. Dolayısıyla bir 'kara sevda'ya dönüşsün istemiyoruz. Şimdi AP bir karar aldı. Bu kararın hukuki bir sonucu yok, bir tavsiye kararı; 'Görüşmeler geçici olarak durdurulsun.' Biz açıklamamızı yaptık; 'Bunun bizim açımızdan önemi ve bir anlamı da yok.' Biz inanıyoruz ki her şeye rağmen, Avrupa'da hala Avrupa'nın geleceğini düşünen vizyon sahibi liderler mevcut. 15-16 Aralık'ta yapılacak liderler toplantısında bu anlamsız kararın dikkate alınmayacağını düşünüyoruz. AB'nin içinde bulunduğu kafa karışıklığından bir an önce kurtulması gerekiyor. Bir dost olarak söylüyoruz.
'BİZE MADİK ATTILAR'
Gümrük Birliği'ni 2017'den itibaren ele alıp gözden geçireceğiz. Gümrük Birliği'nde de bize madik attılar. 18 Mart'ta bir anlaşma yaptık. Biz taahhütlerimizi yerine getirdik. Avrupa ile ilişkileri koparacak değiliz. Avrupa daha sağlıklı olarak Türkiye ile ilişkileri daha rasyonel şekilde gözden geçirmesi lazım. Avrupa'nın en büyük teminatı Türkiye'dir. Burada yaşanan olumsuzlukları Avrupa'ya yansıtsaydı bugün Avrupa duman olmuştu. Bizim de bir sabrımız var. Türkiye'yi muhatap alsınlar. Teröristlere daha az kulak versinler, Türk halkının sesine daha fazla kulak versinler. Çifte standartla AB Türkiye ilişkileri fayda görmez, zarar görür.
'BİZİM DE BİR SABRIMIZ VAR'
- Avrupa'nın bölgedeki tehditlere karşı en büyük teminatı Türkiye'dir. Eğer Türkiye, beş-altı yıldır bölgede yaşananları, burada yaşanan olumsuzlukları karşılamasaydı, bunları aynı şekilde Avrupa'ya yansıtsaydı, bugün Avrupa duman olmuştu. Ama bizim de bir sabrımız var. İlanihaye Avrupa'yı koruyacağız diye bir şey yok.
'ANLAŞILABİLİR BİR TEKLİF GETİRİYORUZ'
2007'de cumhurbaşkanı seçilemedi. Biz de halka gittik cumhurbaşkanının seçiminin yolunu açtı. Halkın iradesiyle seçilmiş bir cumhurbaşkanımız (Recep Tayyip Erdoğan) var. Buradaki işler düzelmesi lazım. Mevcut durumla anayasanın uyumlu hale gelmesi lazım. Bu bir ihtiyaç. Bu ülkede istikrarsızlığın bedeli çok vahim olur. Türkiye'nin mutlaka her seçimde tek başına güçlü iktidar çıkarması lazım. Bunun yolunu açacak anayasa değişikliğini yapmalıyız. Cumhurbaşkanıyla Meclis arasındaki ilişkileri düzenleyen çok anlaşılabilir bir teklif getiriyoruz. MHP'nin de mutabakatı var büyük oranda. Meclis'te görüşüp sizin önünüze getirince bu sorunu da halletmiş olacağız.