15 Temmuz darbe girişimini hatırlatan Ömer Çelik, "Charlie Hebdo saldırısından sonra dayanışma gösteren liderler niçin Ankara'ya gelip de aynı dayanışmayı göstermediler?" diye sordu.
‘TÜRKİYE DARBE İLE MÜCADELESİNİ HUKUK İÇERİSİNDE SÜRDÜRECEK'
Çelik'in açıklamalarından satır başları şöyle: "Son zamanlarda karşılıklı olarak iletişim problemleri yaşanıyor. Bunların bazıları 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ortaya çıktı. Buradaki arkadaşlarımızı TBMM'yi görmeye davet ediyoruz. Bakanlar, Başbakan'ımız Cumhurbaşkanı'mız öldürülmek istenmiştir. 241 şehidimiz var binlerce yaralımız var. Biz 12 saat içerisinde bu darbe girişimini sona erdirdik. Bizimle empati kurun bizim Irak ve Suriye gibi bir sınırım var. Bu sınırın öbür tarafından ne Irak tarafında ne Suriye tarafından ordu polis gücü yoktur. Buradaki krizden doğrudan etkilenen bir ülkeyiz biz. Benim ülkemde 3 milyon mülteci misafir ediliyor. Bunlar Türkiye'de iç politika malzemesi yapılmamıştır. Şu ana kadar mülteciler için 25 milyar dolar harcadık. Bazı AB ülkelerinde 200 kişilik mülteciyi yerleştirmek için referanduma gidiyorlar. 'Taraflara itidal çağrısı yapıyoruz' bile denildi. Türkiye darbe ile mücadelesini hukuk içerisinde sürdürecek. Hukukun içinde kalarak OHAL ilan ettik.
Bizim demokrasimiz için zor zamanlardan geçiyoruz. Charlie Hebdo saldırısından sonra dayanışma gösteren liderler niçin Ankara'ya gelip de aynı dayanışmayı göstermediler? Türkiye çeşitli şekillerde eleştiriliyor. Eleştiriden kaçmıyoruz. Bizim de eleştirdiğimiz ülkeler var. Örneğin AB ülkelerinde yükselen İslamofobi konusunda ciddi kaygılar duyuyoruz. İfade hürriyeti basın hürriyeti konusunda bunları tartışacak bir özgüvene sahibiz. Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye ile müzakereleri donduralım kararı son derece vizyonsuz bir karar olmuştur."