Yenişafak'ta yer alan habere göre, 15 Temmuz günü tim komutanının kendisini odasına çağırdığını ve akşama operasyon tarzında tatbikat olacağını söylediğini aktardı. Tutuklanan Derviş T. şunları anlattı:
'ELİMİZİ KOLUMUZU SALLAYARAK GİRDİK'
"Genelkurmay'a geldiğimizde hiçbir şey yokmuş gibi elimizi kolumuzu sallayarak indik. Bir tane general karşıladı bizi. Generaller filan karşılayınca işkillenmedik, 'Herhalde böyle oluyor' diye düşündük. General önde biz arkada ana binanın olduğu yere gittik. Ana binanın orada 'siz dışarıda bekleyin' dediler. 'Biz tabancayla mı duracağız?' diye sorduğumuzda 'evet' karşılığını verdiler. Ortalık curcunaya döndü. Odalara girip bağırmaya başladılar. Ondan sonra zaten uçak sesleri duyduk ve biz orada koptuk zaten. 'Başka bir şey var bu işin içerisinde' diye düşündük. Sonra bir general geldi, bizi başka bir binaya götürdü. 'Ne oluyor?' diye sorduğumuzda, bu kişi 'Arkadaşlar bu iş şeyden çıktı, kendinize dikkat edin' gibi şeyler söyledi. 'Bu darbe, böyle şey olmaz' dedik."
'HİÇBİR ŞEY BİLMİYORDUK'
"Çelik yeleğimi ve çelik başlığımı alarak 18.30'da Akıncı Hava Üssü'nde olmamı istedi. Ben de 'Bu durum neden herkese geçerli değil' dedim. Emin yarbay var, bizim eski tim takım komutanımız, şimdi yeri değişti, 'Bu onun seçtiği kişiler' dedi. Benim devremin arabası yoktu, onu alıp Akıncı'ya geçmemi söyledi. Önce eve geçtim, daha sonra da Eryaman'dan arkadaşımı alarak Akıncı Hava Üssü'ne geçtik.
Akıncı'ya vardığımızda bizi içeriye almadılar. 'Özel Kuvvetlerden geldiğinizi söyleyin alırlar' dediler ama almadılar. Tabur komutanını aradım. Tabur komutanı da 'tatbikat için geldiğinizi söyleyin, alacaklar' dedi. Oradakilere 'Tatbikat için geldik' dedim. Aldılar ve bir binaya gönderdiler. Sonra millet gelmeye başladı. Bayağı bir kalabalık oldu. 19.30-20.00 sıralarında üzerimizi değiştirmemizi söylediler. 'Biz silahımızı almayacak mıyız?' diye sorduğumuzda 'Silahlar oradan verilecek' dediler ve sadece tabanca verdiler.
Saat 20.30 sıralarında, 'Hadi operasyona' diyerek bizi apar topar otobüse bindirdiler. Tam olarak ne yapacağımıza ilişkin hiçbir şey bilmiyorduk. Gittiğimiz yerde brifing verileceğini söylediler. Ondan sonra şehrin içine girdik. Genelkurmay'ın önüne yaklaştığımızda 'Arkadaşlar bizi birimler karşılayacak ve içeri gireceğiz' denildi. Bir grubun emniyet alacağını, benim de bu grubun içerisinde yer alacağım, diğerlerinin ise içeriye girecekleri söylendi.