Turizmin önünü açacak her türlü proje ve faaliyetin başarılı olabilmesi için sektör temsilcileriyle sürekli istişare halinde olduklarını anlatan Bakan Avcı, "Yaşanan olumlu olumsuz tüm gelişmelerde bizim de payımız var. 2016 yılında uzattığımız charter uçuşlarına verdiğimiz yakıt desteğini, hem nitelik hem de nicelik olarak geliştirerek 2017'de de sürdüreceğiz. Bunun içinde pazartesi günü Bakanlar Kurulu'nda, sayın başbakanımızla buraya gelmeden önce yaptığımız istişarenin sonucunu sizlere paylaşıyorum. Pazartesi günü de inşallah Bakanlar Kurulu kararı çıkmış olacak" dedi.
'TÜRKİYE'DEKİ OLAYLAR NEDEN ÇOK FAZLA GÜNDEM OLUŞTURUYOR?'
Yoğun global terör saldırılarına maruz kalan ülkemizin yabancı kuruluşlar tarafından güvensiz gösterilmeye çalışıldığına dikkat çeken Avcı, "Kaynak ülkelerden gelen turist sayısının azalması, müttefik ve dost olarak gördüğümüz bu ülkelerde bazı basın yayın organları tarafından Türkiye'nin güvensiz gösterilmesi bizi derinden üzüyor. Bunu sadece bizim buradan bakarak ürettiğimiz bir kuruntu değil. Konuşmaya geldiğinde terörizmin global bir sorun olduğunu söylüyoruz. Sadece Türkiye'de, İstanbul ve Ankara'da değil Brüksel'de de, Paris'te de terör saldırısı olduğunu görüyoruz. Ama başka ülkelerdeki terör saldırıları ve turizmi etkileyecek olumsuz gelişmeler Türkiye'deki kadar gündem oluşturmuyor. Neden oradaki terör saldırıları gündem oluşturmuyor diye şikayet etmiyorum, niye Türkiye'de olanlar çok gündem oluşturuyor, bu kadar ön plana çıkartılıyor" diye konuştu.
Fiyatlarda yapılan ayarlamaların gerçekten bir çare mi, yoksa ilerde sıkıntıya sokacak bir uygulama mı olduğu konusunda iyi düşünülmesi gerektiğini kaydeden Nabi Avcı, "Ürünümüzü ucuzlatmamamız gerektiğini düşünüyorum. 2016 zor bir yıl oldu ama aynı zamanda dersler çıkarttığımız bir yıl da oldu. Çıkarttığımız derslerin başında, bugüne kadar pazarlar ve ürünler itibariyle bir paranteze kendimizi hapsettiğimiz, rehavete kapılarak deniz, kum, güneşi yegane ürün gibi algılanmasına izin verdiğimiz. Spor, sağlık, gençlik, eğitim, dağ turizminde aklınıza gelebilecek tüm turizm türlerinde pek ala başka destinasyonlarla rekabet edecek durumda olduğumuzu görüyoruz" diye konuştu.
'AZ MÜŞTERİ GELSE DE MUTLUYDULAR'
Dünyanın en büyük tur operatörü TUI'nin CEO'su Friedrich Joussen, 2016 zayıf bir yıl olmasına rağmen 1 milyonu aşkın misafiri Türkiye'ye getirdiklerini belirterek, "Normale kıyasla çok daha az bir müşteri sayısı ama hala fazla bir sayı. 15 bin çalışanımız var. Bu ülkede büyük bir işvereniz aynı zamanda. Kolay bir yıl değildi, ama buraya gelen müşterilerin hepsi istinasız çok mutluydu. Müşteri memnuniyeti yine çok yüksekti, hatta daha yüksekti. Az müşteri gelse de hiç olmadıkları kadar mutluydu" dedi.
DOĞAYA UYUM UYARISI
Eskiden sahile yakın yerlere bir otel yapıldığı zaman müşteri gelirken artık öyle olmadığını dile getiren Joussen, "Doğayla uyumlu olmalı, doğayı yok etmemeli. Özellikle havayolu trafiğinin de doğayla uyumlu olmasına çok dikkat ediliyor. Doğayı yok etmek demek, geleceği yok etmek anlamına geliyor. Türkiye'deki ortaklarımız bu anlamda çok iyi iş çıkartıyor" dedi.
Güvenlik konusunun bir devlet görevi olduğuna da işaret eden Joussen, "Türkiye'deki güvenlik ortamının çok stabil olduğunu düşünüyoruz. Bir güvenlik uyarısı yok. Almanya'da ve diğer kaynak ülkelerde şunu görüyoruz, Türkiye ile ilgili algı şu, yaşanan terör olaylarıyla ilgili bir güvensizlik söz konusu. Bu Türkiye'den vazgeçmeye neden oluyor. Algı güvenliğe direkt etki eden bir konu değil ama algıyı değiştirmek için çok aktif olmalıyız" dedi.
'EN KARMAŞIK YIL'
Kongrenin açılış konuşmasını yapan AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, 2016'yı turizm sektörünün bu güne kadar yaşadığı en karmaşık yıl olarak gösterdi. Fırsat değil ama fırsatçılığın yüz bulduğu bir yıl olduğunu dile getiren Hacısüleyman, "Ekonomik zorluklar içine giren sektörün olumsuzluklardan ders çıkartma fırsatı. Bize çok şey öğretti" dedi.