‘HER ŞEY AKYÜREK ZAMANINDA GERÇEKLEŞİYOR'
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan talimat duruşmasına katılan müştekilerden Hasan Özdemir, kendisini dinleyen istihbaratçıları araştırdığını ve hiçbirini tanımadığını belirterek, "Ama o dönem İstihbarat Daire Başkanı olan Ramazan Akyürek'i tanıyorum. Olan her şey Akyürek zamanında gerçekleşiyor" dedi.
‘BÜTÜN DİNLEMEYİ ÖNÜMÜ KESMEK İÇİN GERÇEKLEŞTİRDİLER'
Sanıkların kendisini Hizbullah terör örgütüyle ilişkilendirerek dinlediklerini anlatan Özdemir, "Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu'nun öldürüldüğü Türkiye'nin en büyük Hizbullah operasyonunu ben yönettim. Bunu biliyorlar. Emniyet müdürlüğü görevimden sonra da valilik ve milletvekilliği yaptım. Bütün dinlemeyi önümü kesmek için gerçekleştirdiler. Bunlar FETÖ olaylarıdır. Bu kişilerden davacıyım ve yargılanmalarını talep ediyorum" şeklinde konuştu.
‘RAMAZAN AKYÜREK'İ, FETÖ'CÜ OLDUĞUNU BİLDİĞİM İÇİN EMNİYET MÜDÜR YARDIMCISIYKEN BEN GÖNDERDİM'
"Burada Nurculara yönelik operasyonlar yaptık. Askeri liselerden birçok öğrenci alındı. MİT de operasyona katkı sunmuştu. Bunlar, devlet arşivinden devletine ve milletine bağlı, çalışkan insanları takip edip, önlerini kesmek için bütün bu şeyleri yapıyorlar. Üzüntüm de buna. Ramazan Akyürek'i, FETÖ'cü olduğunu bildiğim için emniyet müdür yardımcısıyken ben gönderdim. Akyürek'ten de davacıyım. Onun bilgisi dışında dinlenildiğimi düşünmüyorum. Hiçbir tarikatla, örgütle ilgim olmadığı gibi operasyonlarla birçok kişiyi aldık. Oradan da dinleniyor olabilirim. Tamamen önümü kesmeye yönelik bir harekettir dinleme. Davaya da katılmak istiyorum."
‘SİNSİ BİR GLADYO ÖRGÜTÜYLE KARŞI KARŞIYAYIZ'
Beyanı sorulan müştekilerden eski emniyet müdürlerinden Sedat Demir de dinlenildiği dönemde polis okulu müdürü olarak görev yaptığını ve İdris Naim Şahin'in İçişleri bakanı olmasından sonra görevinden alındığını belirterek, "Beni Yener Bozkurt ve Oğuzhan Yılmaz gibi sahte isimlerle İBDA-C örgütü kapsamında, 6 ay boyunca dinlemişler. Bu kişilerden şikayetçiyim. Bu vatana, millete kast eden hain terör örgütü, hatta ilerisinde gladyo örgütü olan sinsi bir örgütle karşı karşıyayız. Eskiden beri tanıyorum bunları uzaktan yakından. İlişkimiz olmadığı gibi bizi de pek sevmezler. Her zaman onlara karşı oldum, hasmane tutumdaydım. Bunlara karşı bana göre devlette bir tane kalmaması gerekiyordu. Bunlarla mücadele ettiğim için beni de dinlediler" ifadesini kullandı.
Müştekilerden dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü Personel Daire Başkanlığı Soruşturma Büro Amirliği görevlisi polis memuru Hüseyin Baltacı da İBDA-C örgütü kapsamında 3 ay süreyle dinlenildiğini öğrendiğini belirterek, "Dinleyenlerin hiçbirini tanımıyorum. Teşkilattaki görevim gereği dinlenildiğimi düşünüyorum. Sanıklardan şikayetçiyim" dedi.
Diyecekleri sorulan müşteki Neslihan Eryılmaz ise dönemin Bursa AK Parti Milletvekili Ali Kul'un danışmanı olarak görev yaptığı sırada dinlenildiğini ve kendisi gibi başka bir danışman arkadaşının da dinlenildiğini anlatarak, "Onlardan değilseniz size böyle şeyler yapabiliyorlar. Sanıklardan şikayetçiyim" dedi.
Müşteki Cem Duna ise, dosyayı inceledikten sonra beyanda bulunacağını bildirdi.
NE OLMUŞTU?
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, siyasiler, gazeteciler, yargı mensupları ve iş adamları dahil 48 kişiyi usulsüz dinledikleri iddiasıyla, eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi başkanları Ramazan Akyürek ve Ömer Altıparmak'ın da arasında yer aldığı 50 sanık yargılanıyordu.
Sanıklar, eski başbakanlardan Necmettin Erbakan, bazı cumhurbaşkanlığı danışmanları ile Anayasa Mahkemesi üyelerinin yakınları, hakim, gazeteci, iş adamı, siyasetçi, emniyet müdürü ve insansız hava aracı projesinde yer alanların da arasında olduğu 48 kişiyi, dosyalara farklı isimlerle dahil ederek dinlemekle suçlanıyordu.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bir süre önce, 139 kişi hakkında, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı ve Ankara Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde yapılan usulsüz dinlemelere ilişkin Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açmıştı.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi de talebi kabul ederek, dosyaların birleştirilmesine karar vermişti. Birçok kişinin iki davada da sanık olması nedeniyle birleşen davayla birlikte sanık sayısı 145 oldu.
Sanıklar, ‘terör örgütü FETÖ/PDY üyesi olma', ‘kişiler arası aleni olmayan konuşmaları dinleme', ‘iftira', ‘evrakta sahtecilik' ve ‘kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği' gibi suçlardan yargılanıyor.
KİMLER DİNLENDİ?
Davanın mağdur ve müştekileri arasında Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, MHP Ankara Milletvekili Erkan Haberal ve MHP Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Yalçın Topçu, eski bakanlar Koray Aydın, Abdüllatif Şener ve Namık Kemal Zeybek, eski Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Ahmet Ertürk, emekli Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Emin Arslan, eski İstihbarat Dairesi Başkanı Sabri Uzun, eski Ankara Emniyet Müdürü Kadri Kartal, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un eşi Sevgi Kurtulmuş, gazeteciler Aslı Aydıntaşbaş, Ahmet Hakan Coşkun, Akif Beki, Fatih Çekirge, Sedat Ergin, Cüneyt Ülsever, Hüseyin Gülerce, Nuri Elibol, Uğur Dündar, Cüneyt Özdemir, merhum gazeteci Mehmet Ali Birand, şarkıcı Çelik Erişçi, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, iş adamları Cavit Çağlar, Ali Koç, Rahmi Koç, Vuslat Sabancı, Nihat Özdemir, emekli Orgeneral Hurşit Tolon ile bazı bürokrat, emniyet mensubu, siyasetçi ve işadamı bulunuyor.